Biz Bu Ülke İçin Kan Döktük

Yücel; "Biz 15 Temmuz'da nasıl kurtulduğumuzu zannediyoruz? Suriyelilerin 450 bin çocukları doğdu bu ülkede. Allah o 450 bin çocuğun hayrına 15 Temmuz'da şu hainlere ezdirmedi. Ben onu bilirim." diye açıklama yapan İçişleri Bakanı Soylu’nun  bu sözlerini hatırlatarak; "Suriyeliler Konusunda hükümetin bir bildiği var. Bugün hükümet diyor ki "Suriyeli kardeşlerimiz hemşerilerimiz" sonra bir platformda diyor ki "bir günde göndereceğiz onları" sonra diyor ki "bu insanların 15 Temmuz’da 450 bin dünyaya gelen çocuklarının yüzü hürmetine’" ben de diyorum ki o dönemde de 1 milyon, bizim Türk çocuklarımız dünyaya geldi bunların yüzü hürmetine bir şey yok mu?" diye sordu.

kazım yücel ile yapılan söyleşinin satırbaşları;

KONTROLE TABİ TUTULMALIYDI

 “Bir bilgi algı karmaşası yapılıyor ortada. Özü şu; bugün Türkiye’de herhangi bir kişi eğer bir suç unsuru görüldü ise tutuksuz da yargılanacaksa, deniliyor ki; her gün karakola gideceksin, imza atacaksın bu şehirde olduğunu bileceğiz. Yurt dışı çıkış pasaportunu durduruyorum, gidemezsin. Nedir bunların hepsi tedbirdir. O kişiyi kontrol altında tutmaktır. Bizim ülkemize Suriye’den yaşlısıyla genciyle zımba gibi delikanlısıyla birçok insan bir kapıdan girdi, bunlar belli bir kamp alanında yaşatılmalı.Çıkışları, girişleri izine tabi olmalı, bir başka şehre gidecekse bunun bir izin noktasında müsaade isteyeceği birde makam olmalı, gittiği yere intikal ettiğinde ben geldim demeli, ve bu insanlarımız bu şekilde burada mülteci vasfında barındırılabilir.”

Fakat nasıl oldu, Suriye’den Türkiye’ye giriş yaptı, kimisi Karadeniz’de, kimisi Ege’de, kimisi İstanbul’da bu kişilerin bir tanesi suç işlemiş olsa adresinin tespiti dahi mümkün olmayacak bir duruma geldi.
Birde hükümetimiz bu insanlara bir şefkat gösteriyor, sahipleniyor. Vatandaşın aşağıdaki sıkıntılarını dinlemiyor. Plajlardaki durumları görüyoruz. Bir takım kameralarla bizim plajımıza gelmiş kadınlarımızın fotoğraflarını, veya bir mahalledeki grup olup Türklere karşı tavırlarını, bir çok yerde iş yeri açıp hiçbir devletin istediği zorunluluklara uymadan hatta sigortasız işçi çalıştırmak kaydıyla, hatta devletin birçok imkanıyla hastanelerde, eczanelerde ücretsiz kullanmakla, benim ülkemde daha öncelikli tutuluyor. Ve benim ülkemde bu kardeşlerimiz hakikaten Türk vatandaşlarından daha değerliymiş, daha önemliymiş havası veriliyor. Tabiki insanız, tabiki bunlar ülkeme gelecekler, tabiki ülkesinde savaş varsa fakat ben geçen bir açıklamamda da söylemiştim benim Fatma ninem Çanakkale veya Kurtuluş savaşında vallahi ülkesini terk etmemiş.

BAYRAM TATİLİNE GİDEBİLİYORLAR İSE!

O bölgeyi bir takım ABD güçlerinden alıp bir kontrollü bölge haline getirecek, Bana göre o bölgede yaşanılabilir bir atmosfer sağladıktan sonra tahmin ediyorum kesin gönderecekler. Fakat ne kadarını kesin gönderebilirsiniz? Yarısını anca gönderebilirsiniz. Bir yarısı burada kalacak artık. Benim orda dikkat çekmek istediğim konu şuydu madem tatilde gidiyorsunuz. Tatil, Bayramlaşma gidilebiliyorsa yahu Allah aşkına demek ki bayramlaşmaya gidebileceğiniz akrabalarınız kalmış yaşıyorlar. Sizde onlar gibi orda kalabilirsiniz. Yaşayabilirsiniz demek istiyorum. Yoksa herhalde toprağını görmeye, dağını görmeye boş araziyi görmeye gitmiyor. Gittiği yerde bir takım akrabaları var. Bir baskı altında savaş ortamındaysa gidemezsiniz. Gidiyorsanız da demek ki orada savaş görüntüsünde bir şey yok en azından ziyaret bölgesine gidin orada kalın, demiştim. Sözümün yine arkasındayım. Ben bunu tekrar ediyorum.

TÜRK VATANDAŞLIĞI ALMAK BUKADAR KOLAY OLMAMALI

Ben iş için yurtdışı ziyaretlerine giden bir insanım, hiçbir ülkeye ben 90 gün gittikten sonra daha fazla kalmama izin vermiyorlar. Oturum hakkı almak çok kolay bir şey değil 5 yıl gibi, 7 yıl gibi, 8 yıl gibi kalmanın şartları vardır. Size bir alan belirlerler, bu alan içerisinde yaşarsınız şayet başka şehre gidecekseniz de oranın valiliğinden izin istersiniz.Gittiğiniz yerde de kalacağınız adresi beyan edersiniz.Sizin şahsınızla ilgili herhangi bir suç unsuru var ise de sizi elleriyle koymuş gibi o hükümet bulur. Avrupa’nın birçok gelişmiş Ülkesi çok vasıflı Suriyeliyi çok paralı mülteciyi almış, bunlardan 100 tanesi de bayram için Almanya’dan Suriye’ye gideceğini beyan etmiş. Alman hükümeti dedi ki; gidilebiliyor ise ziyarete, demek ki orada akrabalarınız var dönüşünüz artık burada kabul görmez. Mülteci değilsiniz girişinizi kapattım dedi. Benim ülkemin herhalde bir bildiği var. Yani herhalde bildiğim şu mutlaka yıllar sonra yüzyıl önce ülkemize gelen insanlara nasıl Türk vatandaşlığı verildi. Belki de Suriyelilerin de bir kısmı iş sahibi, aş sahibi, mekan sahibi, evlilik sahibi olduktan sonra bunlara vatandaşlık verilecek.. Bu ne kadar doğru olur? Bu doğru değil. Bir ülkenin kimliğini almak, Hele de Türk Vatandaşlık Kimliğini almak çok kolay olmasa gerek.Çünkü biz bu ülke için kan döktük.”

Açıklamasında bulundu.