Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
Göç dalgası
"Pazar günü en güzel cevabı verdik"
-Atatürk Havalimanını eski fonksiyonu ile devam ettirmek haksızlık olacaktı. Resmi rakam 560 bin katılım ile gerçekleştirdiğimiz program Bay Kemal dikkat et zulüm 1453'de başladı dediniz. Bunların haline ağlarız. Yalan ve iftira ile millet bahçesi projesi üzerinden bize saldıranlara verilmiş en güzel cevabı pazar günü verdik. Ülkemizde birileri öyle hizmeti bile siyaset husumet haline getirecek kadar vicdanlarını, ahlaklarını kaybetmiştir.
-Bunlar çevrecilik ve ağaç sevgisi adına her hayırlı adım karşısında karşımıza dikilmiştir. Biz bu süreci çalışarak yılmadan usanmadan devam ettireceğiz. Bunlardan millet bahçesi tartışmalarında en küçük ses çıktığını gördünüz mü? Bunların derdi çevre, ağaç değil kendi kısır ideolojik saplantılarına çevreyi ve ağacı malzeme yapanların maskesi Atatürk Havalimanı tartışmasında bir kez daha düşmüştür. Bu ülkede daha samimi ve gayretli çevreci yoktur.
"Kandil'e selam çakıyor"
-Kılıçdaroğlu Van'da terör örgütünün ağzı ile konuşarak Kandil'e selam çakıyor. Depremden sonra Van'ın ne halde olduğunu biliyor musun? Ondan sonra kaç kere Van'a, Erciş'e gittin? Biz Van'a en az 35 milyar harcama yaptık. Kılıçdaroğlu haritadaki yerini gösteremez. Van'da PKK terör örgütünün uzantısı olanlar görevde olsaydı suyu olan Van bulamazdınız.
-Kendi belediye başkanlarının hizmetlerini anlatırken öyle rakamlar veriyor ki toplamı bizim bir ilçede yaptıklarımıza denk gelmiyor. Kimseye ayrım yapmadan veriyoruz dediği sosyal desteklerin toplamı büyükçe ilçe seviyemize çıkamıyor. Milletin parasını çalan hırsızdır. Hırsızın sırtını sıvazlayan daha büyük hırsızdır. Kılıçdaroğlu yolsuzluk operasyonlarına karşı çıkarak safhını belli etmiştir. Ülkemize gelen yabancı yatırımcıları en aşağılık biçimde tehdit eden Kılıçdaroğlu. Bu zat inanın yalancı. Bu zat omurgasızı bu zat bir proje. Bir apart. Ana muhalefet yavru muhalefet. Ne diyorlar bunların aldığı müteahhitlere ödeme yapmayacağız. Devlette devamlılık esastır. Bu ülkede yargı var. Şakır şakır ödemeye mecbursun.
"Çatlatacağız, kıvrandıracağız"
-Bu yurdun Amerika'da öğrencilerimize hizmet yapıldığını biliyoruz. Kılıçdaroğlu bu yurdu iftira ile diline dolayarak kime hizmet ediyor? Muhammed Ali'nin çiftliğini de öğrencilerimizin hizmetine sunarak bu zatı daha da çatlatacağız daha da kıvrandıracağız. Yalan olduğu ilgili kurumlar tarafından ispatlanmış konuları ilk kez söylüyor gibi tekrarlaması şahsiyetli adamın yapacağı bir şey değildir.
-Gerektiğinde hadsize haddini bildirmenin kırk yetime kaftan giydirmenin üstün olduğunu da iyi biliyoruz. Bu zatın her ağzını açtığında hakkını savunduğu biri cezaevinden altı masanın taraflarına ayar verdi. Ama süt dökmüş kedi gibi kimsenin sesi çıkmadı.
Kılıçdaroğlu'na 10 soru
-Kılıçdaroğlu'na birkaç soru sormak istiyorum. Şayet bu delikanlılığı yaparsa kendisini siyaseten ve tıbben mazur görmekten vazgeçip muhatap alacağız. Bu soruları yanıtları açık bir şekilde verirse kendisi ile ilgili tutumumuzu gözden geçireceğiz.
1-PKK'dan YPG'ye bölücü terör örgütünün bütün unsurlarını siyasi uzantıları ile birlikte en şiddetli şekilde lanetliyor mu lanetlemiyor mu?
2-Türkiye'nin PKK ve YPG'ye karşı yürüttüğü sınır ötesi harekatılarını destekliyor mu?
3-NATO üyesi tartışmalarında kendi devletinin izlediği politikaların yanında mı?
4-Türkiye'nin Akdeniz ve Ege'de verdiği milli mücadelede ülkesinin safında mı?
5-Dünyanın yaşadığı krizin ekonomik boyutunun ülkemize etkilerine karşı sürdürdüğümüz mücadeleye ilkesel düzeyde destek veriyor mu?
6-Mahkeme kararlarıyla yalan olduğu tescillenmiş iddiaları kenara bırakıp siyaseti ülkenin ali çıkarları üzerinden yürütmeye var mı?
7-Siyasi stratejilerini kendi partisinin mensuplarıyla belirlemeye yönelecek mi yönelmeyecek mi?
8-Bu toprakların tüm değerleri sembolleri ile asil bir devletin evladı gibi hareket etmeyi kabul ediyor mu?
9-Partisi içindeki her türlü terör örgütü destekçisi tecavüzcüyü tasfiye etmeyi düşünüyor mu?
10-Yüreği yetip 2023'te cumhurbaşkanı adayı olacak mı olmayacak mı?
Bu soruların cevaplarını milletimizin huzurunda amasız, fakatsız, samimiyetle açık şekilde verirse kendisi ile ilgili tutumumuzu gözden geçireceğiz. Aksi takdirde yalancıdan siyasetçi, genel başkan olma demeye kifayetsiz muhterislere ülke teslim edilmez demeye devam edeceğiz.
"Hesabını vereceksiniz"
-Dün 15 Temmuz Köprüsü'ne çıkıp polislere hakaret eden ve pankart asan tipler somut örneklerdir. HDP ve CHP listelerinden Meclis'e sokulan provokatörler bunun hesabını vereceklerdir. Bu ne densizliktir edepsizliktir. Devletin polisine görev yaparken 'Ben milletvekiliyim'. Şehitler Köprüsü'nde böyle pankartı asamazsın. Ne oldu asamadınız. Hukuk önünde de hesabını vereceksiniz.
Yorumlar
Kalan Karakter: