Öztürk, yaptığı açıklamada, Kayseri Şeker’in geldiği durumun, fabrikanın karar mekanizmalarının ve kasa anahtarlarının "yetkisiz kişilerin" elinde olmasından kaynaklandığını belirtti. Öztürk, geçmişte kaybedilen değerleri şu sözlerle anlattı:
"Çok değil 15 yıl önce hastalandığınızda, bedeli pancar parasından ödenmek üzere hastanenizde tedavi görüyordunuz, SATTILAR. Nakliye işine çuvalla para veriliyordu, kurum kendi Tır Filosunu kurdu, SATTILAR. Şeker Fabrikası Sahasında üretilen ve Türkiye Pazarında hatırlı bir yer yakalayan Pansu Tesisleri vardı, KAPATTILAR. Bölge çiftçisinin damızlık sığır ihtiyacını temin etmek amacıyla kurulan besi tesislerini bile çalıştıramadılar. Kayseri Şeker Fabrikası Sahasında modern tarım yöntemleri ile üretilen, besin değeri ve kalitesi ile parmakla gösterilen domatesler vardı, kapışılıyordu, KAPATTILAR."
Öztürk, dönemin yönetiminin kaybedilen bu değerlerin yanı sıra, "borçlar bitti" gibi söylemlerle kamuoyunu yanıltmaya çalıştığını ve gerçekte Kayseri Şeker'in borcunun milyarları bulduğunu belirtti. Öztürk, ayrıca şunları söyledi:
"Sizin gözünüzü boyamak için, 'Borcumuz bitti' palavraları ile fabrika bahçesinde törenler yaptılar, halaylar çektiler. BORÇ MİLYARLARCA LİRAYI BULDU."
Günümüzde tek bir değer kaldığını ifade eden Öztürk, bu değerin de fabrikanın, yan kuruluşların ve tesislerin üzerinde bulunduğu milyar dolarlık araziler olduğuna dikkat çekerek, bu arazilerin "beton baronlarına" peşkeş çekilmeye çalışıldığını söyledi. Öztürk, bu durumu şu şekilde dile getirdi:
"Şimdi elde bir tek değer kaldı. Fabrikanın, yan kuruluşların ve tesislerin üzerinde bulunduğu milyar dolarlık şeker arazisini, beton baronlarına pazarlamak. Siz, yarım metreyi aşan yoğun kar altından pancarınızı kurtarmanın telaşıyla ne yapacağınızı bilemez haldeyken, sizin değeriniz, çocuklarınızın geleceği, alın terinizin ürünü Şeker Kurumu üzerinde pis ve kirli oyunlar tezgahlanıyor."
Öztürk, çiftçilere seslenerek, birlikte hareket etmeleri gerektiğini belirtti ve geçmişte Kayseri Cumhuriyet Meydanı’ndan başlayan 'Namuslular Hareketi'ne katılmaya çağırdı:
"Gelin, önyargılarımızdan kendimizi kurtarıp, el ele verelim. Gelin, Kayseri Cumhuriyet Meydanı’ndan ilk kıvılcımı çakan ‘Namuslular Hareketi’ne katılalım ve fabrikalarımızı siyaset cambazlarının elinden kurtaralım."
Öztürk, son olarak şu mesajı verdi:
"Cümle aleme, pancar üreticisi çiftçilerin bir avuç siyaset baronunun oyuncağı olmadığını, olmayacağını hep birlikte gösterelim. Zira kafa kafaya verip bu güzide kurumları batma noktasına getirdikten sonra ortadan kaybolan siyaset baronlarının yerine yeni baron adayları yollara düştü, tencerenin dibini sıyırmanın hesaplarını yapıyorlar."
Erkan Öztürk, Kayseri Şeker’in ve bağlı tesislerin geleceği için güçlü bir birlik çağrısı yaparak, çiftçilerin haklarını savunmak adına tüm üreticileri harekete geçmeye davet etti.
Yorumlar
Kalan Karakter: