Demircan, paylaşımında ilçedeki plansızlık, usulsüzlük ve ayrıcalıklarla ilgili önemli uyarılarda bulundu.
Demircan, söz konusu paylaşımına, "Melikgazi Belediye Başkanı Sayın Mustafa Palancıoğlu ile bugüne kadar yalnızca bir kez, 5-10 dakikalık kısa bir görüşmem oldu. Ne çayını içmişliğim vardır, ne de o benimkini içmiştir. Kendisine bu vesileyle bir vatandaş olarak teşekkür eder, Allah yardımcısı olsun diyerek başlamak isterim. Çünkü bu yazı; bir nezaket değil, bir uyarı, bir çağrı ve aynı zamanda ağır bir sorumluluk yüklenmiş olan Sayın Palancıoğlu’na açık bir 'göreve davet' yazısıdır" diyerek başladı.
Kayseri'nin Melikgazi ilçesindeki özellikle Alparslan Mahallesi, Köşk Mahallesi, Gültepe Mahallesi ve Yıldırım Beyazıt Mahallesi gibi bölgelerde son 25 yılda yaşanan plansızlık ve usulsüzlükleri dile getiren Demircan, şu ifadeleri kullandı: “Bir işyeri açmak isteyen vatandaş, İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik uyarınca, öncelikle binanın iskan (mesken) ruhsatına sahip olduğunu belgelemek zorundadır. Yani meskensiz binada işyeri açmak kanunen mümkün değildir. Bu çok açık. Ancak Melikgazi sınırları içinde bu kurala aykırı şekilde açılmış yüzlerce işyeri ve yapı bulunmaktadır.”
Demircan, Melikgazi’deki arsa sahipliği ve inşaat sektörünün neredeyse tekelleşmiş olduğunu belirterek, “Bu bölgede arsa sahipliği ve inşaat yapımı neredeyse tekelleşmiş durumdadır. Kamuoyunun da gayet iyi bildiği 5 ila 7 kişi arsa işlerinin merkezinde yer almakta, onların projelerini ise yine aynı çember içindeki 5 ila 10 müteahhit gerçekleştirmektedir. Yani Melikgazi’nin en kıymetli yerlerinde her şey belli eller arasında dönmektedir” dedi.
Demircan, bölgede sığınak metrajlarının daire veya dükkanlara ilave edilmesi, ortak alanların dükkanlara katılması, Anıtlar Kurulu görüşlerinin yok sayılması, bilirkişi raporlarının dikkate alınmaması gibi hukuksuzlukların belediyenin göz yummasıyla gerçekleştiğini öne sürdü. Bu durumun herkesin susmasına neden olduğunu belirterek, "Ve herkes susmuştur. Çünkü 'bir şekilde af gelir, bir şekilde çözülür' mantığı hâkimdir" dedi.
Demircan, artık bu usulsüzlüklerin ceza kanunlarına aykırı bir şekilde suç haline geldiğini belirterek, “Af gelmeyecek. Çünkü artık bu mesele, Türk Ceza Kanunu’nda açıkça düzenlenmiş olan suçlara dönüşmüştür” dedi ve ekledi:
-
TCK 203 – Mühür Bozma (Fekki): Devletin vurduğu mühürü izinsiz şekilde kırmak açık bir suçtur. Ceza Kanunu’na göre hapis cezası ile yargılanmayı gerektirir.
-
TCK 204 – Resmi Belgede Sahtecilik: Ruhsatsız yapıya ait belgelerin tahrif edilmesi veya işyeri açılmış gibi gösterilmesi bu kapsama girer.
-
3194 Sayılı İmar Kanunu: Projeye aykırı inşaat yapmak, kullanım amacı dışında yapı kullanmak ve bu alanları kiraya vermek açıkça yasaktır.
-
5216 Sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu ve 5393 Sayılı Belediye Kanunu: Belediye, imar düzenine aykırı yapılara göz yumamaz; göz yuman kamu görevlileri hakkında da işlem yapılması gerekir.
Demircan, Alparslan Mahallesi’nde yaşanan bir olayı örnek göstererek, şunları söyledi: “Bugün Alparslan Mahallesi’nde meskeni dahi olmayan, hatta ruhsatı bile bulunmayan bir bina, %75’i tamamlandığında şikâyet üzerine mühürlenmiş, ancak bu mühür tam üç kez kırılarak bina tamamlanmış, işyerleri arsa ve dükkanların sahibi Ekrem Sarar tarafından kırılarak kiraya verilmiş ve işletilmeye başlanmıştır. Bu kişiler öyle pervasızdır ki devletin mührünü üç kez çiğneyerek kendilerini yasanın ve yargının üstünde görme cüretini göstermektedirler.”
İş insanı Demircan, bölgedeki bu düzenin artık değişmesi gerektiğini vurgulayarak, Melikgazi Belediye Başkanı Mustafa Palancıoğlu’na şu çağrıyı yaptı:
“Sayın Mustafa Palancıoğlu’na bu satırlarla bir çağrıda bulunmak istiyorum: Artık bu düzen değişmeli. Adaletli, hakkaniyetli, mevzuata uygun bir kent düzeni kurmak sizin sorumluluğunuzda. Sizin göreviniz; yıllardır aynı ellerin çevirdiği bu çarpık yapıyı söküp atmak ve vatandaşın hakkını teslim etmektir. Bu cesareti gösterebilirseniz, halkın duasını da alırsınız, desteğini de. Aksi hâlde bu sessizlik, ileride çok daha büyük bir çöküşün habercisi olur.”
Son olarak Demircan, “Bu şehir artık ayrıcalıklı bir avuç insanın rant oyunlarına teslim edilemez. Hele ki vatandaşın tapulu hakkı gasp ediliyor, dairesi teslim edilmiyor, mührü kıranlar cezalandırılmak bir yana mükâfatlandırılıyorsa… Devletin, belediyenin ve halkın buna sessiz kalması mümkün değildir” diyerek paylaşımını tamamladı.
Metin Demircan’ın bu cesur paylaşımı, Melikgazi’deki çarpık yapılaşma ve usulsüzlüklerin sorumlularının hesap vermesi için bir adım atılması gerektiğini bir kez daha gündeme getirdi.
Yorumlar
Kalan Karakter: