Metin Demircan yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi.
Daha ne kadar yazılıp, çizilip, paylaşılınabilir ki bilemiyorum?
Çalışanların yaptığı hırsızlıklar ya da amirlerine yaptıkları peşkeşler mi?
Müdürün ortak olarak açtığı cafenin, etinden tutun ekmeğine hatta çalışanlarına kadar, fabrikadan karşılanması mı?
Kiralanan araçların yapılmayan bakımlarının, değişmeyen parçalarınının ödenmesi mi? Eşlerinin, dostlarının araç masraflarının, lastiklerine kadar fabrikadan karşılanmasına mı?
Teslim alınamayan hayvanların parasının, peşin olarak, fatura dahi kesilmeden % 50 fazlası ile ödenmesi mi?
Emanet satılan şekerin, hayali çıkan vergi ve KDV’sinin, fabrika tarafından ödenmesi mi? Sözleşme dahi imzalanmadan, hatta iş bile yapılmadan firmalara ödenen emanet paraları mı?
Alımda ve satışta buharlaşan milyon dolarları mı?
Hepsini yazdık.
Talan edilişi resmen ortaya koyduk. Belgeleriyle paylaştık. Bunca şeye rağmen yönetim kurulu üç maymunu oynamaya, devletin yetkilileri hiçbir şey yapmamaya, keza fabrikanın ortakları olan çiftçiler aynı şekilde sessiz kalmaya, özellikle de ota çöpe söz eden muhalefet il başkanları vekilleri bu konu ile ilgili duymazdan görmezden gelmeye devam ettiler. Muhalefetin mutabakat sağladığı tek yer ve konu burası oldu sanırım.
Bu durumda kime laf söyleyeyim bilemedim?
Yorumlar
Kalan Karakter: