Bundan 5 yıl öncesine kadar ana kitlesel iletişim mecrası TV iken yerini hızla dijital platformlara bırakmaya başladı. TV, gazete, radyo artık bütün iletişim araçları alternatifleri ile birlikte avucumuzda. Neyi izleyeceğimize ya da ne izlemem gerektiğini hissettiğime kim karar veriyor?
Sosyal medyanın ve hatta her bir sosyal medya kullanıcısının bireysel birer mecra olduğunu da hesaba kattığınızda iletişim evreni katlanarak büyüyor. Mesaj çeşitlilikleri ve kalabalığı arasında kaybolmaya başlayan iletişimlerin yanında; hedef kitle planlaması yapılmış mesajlar ön plana çıkıyor. B2C (Business to Customer) için pazarlama iletişiminin yeni trendi “Nokta Atışı”
Daha önceleri üzerine yoğunlukla saha iletişim stratejileri geliştirdiğimiz B2C pazarlama şekillenerek erişim de daha kolay, hem de bir o kadar karmaşık olup dikkat gerektiren bir şekle büründü.
Uzmanlaşmalıyız, hayat özellikle dijital dünya da saliselerle yarışıyor.
“REKABETTE MAHREMİYET” Bu terimi bir kenara not edin. Apple Patronu Tim Cook Elektronik Mahremiyet Bilgi Merkezi ( EPİC) te yaptığı konuşmasında, donanım üretici olarak mahremiyet ilkesini koruduklarını lakin servis sağlayıcı ve yazılım tarafta taahhütleri olamayacağının altını çiziyor. Hepimizi algoritmalar hakkında bilgilendirdiği bu konuşmayı ise 2015 yılında gerçekleştiriyor.
Giderek artan dijital platformlar ve kullanıcı sayısı doğrultusunda şirketler de pazarlama aktivitelerini bu mecralarda şekillendirmeye başladı. Her birimizin birer parçası olduğumuz bu alanda ise “rekabette mahremiyet” ilkesinin kazanımını göreceğimiz bir sürece tanıklık ediyoruz.
Algoritmalar çağında iş kültürleri başlıklı konuşmasında Future Bright Ceosu Akan Abdula “Ne istediğimize biz değil, algoritmalar karar veriyor” diyor. Hatta aynı konuşmasında Amerikan Başkanı Trump’ ın yürüttüğü seçim kampanyasındaki başarısını, dezavantajlı olduğu gruplara yönelik ters psikoloji temelli sürdürdüğü dijital iletişim stratejisini örnek gösteriyor. Dijital medya platformlarımda dokunduğumuz her tuş, kaldığımız her sayfa, tıkladığımız her görsel bizden birer iz bırakarak veri toplama sisteminin bir parçası haline geliyor. En çok ilgilendiğimiz alan tespit edilerek hedef kitle evrenlerinin birer parçası oluyoruz. Aynı zamanda sosyolojik eğilimlerimiz yönetilerek ne isteyeceğimize de karar verilen bir mekanizmaya “Algoritmaların yönetim mekanizmasına” dahil oluyoruz. Bu mekanizmayı yönetmek ise artık pazarlamanın temel taşı haline geldi. Şirketler, kurumlar için; mesajlarını ürünlerini ve dahi eylemlerini yönlendirirken B2b ve B2c stratejilerinde "algoritmaları tanımaları, yönetmeleri zorunluluğu" çağındayız.
MARKETİNG TURKİYE B2B İLE YENİDEN ANADOLU’DA
Günümüzde kurumsal iletişim ve pazarlama bütünleşik başlığının altını dolduran bütün bu proaktif çalışmalar daha fazla ilgi odağı olmaya başladı. Bilginin erişilebilirliği ile özgürlüğümüzü sonsuz kullanırken, doğru ve yönetebileceğimiz bilginin ayıklanması sürecini destekleyecek profesyonel yaklaşımları takip ediyor olmalıyız.
Marketing Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Günseli Özen; big data dünyasında iletişim ve pazarlama sürecini algoritmaların yönlendirdiği bu evrende, bilginin avantajlarının yönetilmesine ışık tutan süreçlerinin masaya yatırılacağı iletişim programları ile Anadolu’ya hazırlandıklarını aktardı. 13 yılı aşkın süredir İnteraktif Pazarlama Zirvesi ile e ticaret iletişimini aktarımına öncülük eden ve benim de birlikte çalışırken halen öğrendiğim ve okul olarak gördüğüm Marketing Türkiye Platformu; kurum ve şirketlerin “e” başlıklı birçok sürecine ışık tutmaya hazırlanıyor. İlk olarak Kayseri, Ankara, Malatya, Sivas, Konya, Antalya ve Gaziantep’te yapılması planlanan etkinlikte, B2B ve B2C İletişim süreci yönetimi, B2C ve B2B iletişimin e-ticarete ve de e-ihracat uygulamaları aynı zamanda kobilere yönelik e-ticaret zirvesi ve workshoplardan oluşan içerik uygulamalarını Anadolu ile buluşturacak.
İnsanın ve Bilginin Endüstri 4.0 ı yok.
Yorumlar
Kalan Karakter: