İnanç, insanlar içiz vazgeçilmez bir unsur olarak karşımıza çıkmıştır. Hayatımızın her döneminde, bazen bir şeye, bazen de birden fazla kavrama inanmış ve o doğrultuda çizgimizi belirlemişizdir. Bir nevi inançlar sistemi üzerinde hayatımızı şekillendiriyoruz. Gelecek için koyduğumuz hedefler, bugün için yapmış olduğumuz çalışmalar, hayatımızın her alanına bir inanç hâkim. Bu inanç kavramları arasındaki iyi ve kötü inançlar ise sizin nasıl bir insan olduğunuzu ortaya koyuyor. İnsanlığın en başından beri her dönem bir kavrama veya olguya illaki inanılmıştır. Aslında burada eğilmesi gerekilen nokta inançsız bir yaşamın mümkün olamayacağı. İnsanlar, daima bir şeye inanma mecburiyetinde hissetmiş ve kendi gibi aynı kavrama inananlarla bir araya gelme ihtiyacında bulunmuştur. İnsanın yalnız başına var olamayacağı söz konusu olduğunda, inanç insanları bir araya toplayan bir olgu olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca inanç deyince aklımıza direkt olarak dinin gelmemesi gerekiyor. Gelecek planlamamızdaki hedeflerimizde inancın bir unsuru. İnanıyoruz ve inandığımız değerler uğruna bugün çalışıyoruz. İnandığımız değerlerin sonucundaki çıktılar, insanlık için pozitif bir yansıma veriyorsa inandığımız kavram/olgu gayet doğru, eğer inandığımız değerler insanlık için negatif bir yansıma çıktısı veriyorsa inandığımız o kavramı sorgulamak ve hata yaptığımız yeri iyi belirlemek gerekiyor. Örnekle destekleyecek olursak; Kamu personelinin devlete ait kamu binalarındaki görevi sırasında devlet kaynaklarını bireysel malı gibi kullanıyor ve tüketiyorsa bu yanlış bir çıktıdır. Bu kamu personelinin inandığı şey kamu malını rahatlıkla kullanıp, rahatlıkla tüketebileceğidir. Böyle bir inanç mümkün değildir. Dünyanın herhangi bir bölgesine gittiğinizde, bu davranışı sergilediğinizde yine aynı tepkiyi alırsınız. Hatalı, yanlış bir davranış. Yani inandığımız kavramların çıktılarını iyi analiz edip, daha iyi bir insan olmak için çabalamamız gerekiyor. İnanç, insanla bütünleşik bir kavram ve inançsız bir yaşam mümkün değil. Önemli olan inandığımız değerleri iyiye yönlendirmek/yöneltmek. İnancın grisi olmuyor ya beyaz ya da siyah olarak karşımıza çıkıyor. Beyaz inançlar etrafında toplanıp, birbirimizi o yönde desteklemeliyiz.
 
Daima beyaz kalmak dileğiyle.