Millî Mücadele’nin ilk adımları 100 yıl önce; Havza’da, Amasya’da, Erzurum’da ve Sivas’ta atıldı…
Bugün Sivas Kongresi’nin 100.yıl dönümü.

 Amasya Genelgesi ve Erzurum Kongresinde temelleri atılan Sivas Kongresi’nde alınan kararlar milli mücadele dönemi için oldukça önemlidir.

Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür ve parçalanamaz kararı, düşman işgaline karşı direnmenin ve bağımsızlık için mücadelenin kaynağını oluşturmaktadır.
Vatanın bir bütünden ibaret olduğuna, manda ve himayeye kesin olarak karşı çıkılacağına Sivas Kongresinde karar verilmiştir.

Kongre’de Anadolu’nun bağımsızlık için mücadele edeceği tüm dünyaya duyurulmuş, imkanların kısıtlı olması bağımsızlık mücadelesini asla yarıda bırakmamıştır.

Siyasi tarihe baktığımızda bu topraklarda yaşayan her insanın bağımsızlık için mücadele ettiğini görmekteyiz. MillîMücadele döneminde,o imkânsızlık dönemi içinde nasıl olurda ümitsizliğin olmadığını sanırım tartışmamız gerekiyor.

“Zaten ümitsizliğin olmaması gerekiyor” cümlesini duyar gibiyim fakat biz hayatta karşılaştığımız sorunlar karşısında bile hemen ümitsiz davranan insanlarız. Her şeyden önce yapacağımız işe inanmamız gerekiyor. Vatanın her karışı düşman işgaline uğramışken, iki kongre düzenleyip Millî Mücadeleyi başlatmak inancın ta kendisi. Kazım Karabekir, Fevzi Çakmak, Ali Fuat Cebesoy, İsmet İnönü, Cafer Tayyar, Refet Bele, Rauf Orbay, Cemal Paşa ve Mustafa Kemal Atatürk… Hepsi inandığı değerler üzerine Millî Mücadele dönemini başlattı ve bağımsızlık mücadelesi verdi.

Sadece tek bir ülke değil; İngiltere, İtalya, Fransa, Yunanistan, Rusya gibi dönemin ve hala bugünün hem ekonomik hem de siyasi olarak güçlü ülkeleri ile 100 yıl önce imkansızlıklar içinde savaşmanın kaynağı nedir, arayıp bulmak gerekiyor. Arayıp bulabilelim ki bugün de teknolojik olarak, ekonomik olarak aynı mücadeleyi verebilelim.

Anadolu’da bağımsızlık için mücadele veren büyüklerimizi anmak ve asla unutmamak biz gençler için oldukça önemli. Nasıl kazanıldığını, ne şartlar altında var olabilme mücadelesi verildiğini öğrenmek ve bunu bilerek geleceğe yürümek elzemdir.

Bağımsızlık için verilen mücadelenin kaynağının inanç olduğunu ve inandığımız takdirde üstesinden gelemeyeceğimiz problem olmadığının en güzel kanıtı Millî Mücadele dönemidir.