Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinde ayları geride bırakırken Türkiye diplomasi sahnesinde çok önemli başarılara imza atmiştır. Türkiye'nin arabuluculuğunun hem Batı için hem de Rusya için çok önemli bir konumda olmasını coğrafi koşullarına bağlıyorum.
Bugün için Türkiye'nin Rusya'ya veya Batı'ya yönelik bir tehditten ziyade ikisi içinde bölgedeki istikrarı sağlayacak bir unsur olduğunu söylemek doğru olur. Avrupa ile olan ilişkilerimiz çok köklü olmuştur.
Sadece AB üyeliği ile 1950'lerin sonuna uzanmıyor. Osmanlı'da, Tanzimat ve Islahat Fermanları sadece gerekliliklerden doğmadı, Türkiye'yi Avrupa'nın bir güvenlik parçası olarak görüldüğü için yapıldı.
Türkiye her zaman Avrupa'nın bir parçası hem coğrafi, hem kültürel hem de güvenlik unsuru olmuştur. Rusya batıya karşı enerjiyi uzun yıllardır bir tehdit aracı olarak kullanmış bundan dolayı da buna bile bir çözüm olarak Türkiye, en önemli alternatif güzergâhları içermiş olmasıdır.
Doğu Akdeniz ve Basra Körfezi'ndeki doğalgaz rezervleri Avrupa'ya ulaştırılacaksa Türkiye burada büyük bir rol üstlenmiş oluyor. Türkiye'nin savaştaki tavrının AB içinde çok ciddi etki yaptığını vurgulamak gerek, Fransa ile olan ilişkilerimiz bir anda rengi değiştirmiştir.
Bu Rusya –Ukrayna savaşı, siyasi anlamda Türkiye'nin imajını Avrupa'da güçlendirmiştir. Tahıl Koridoru ve Türkiye'nin üzerinden Avrupa'ya enerji nakli, Rusya ile olan ilişkilerimizde yapılabilir önemli başarılı yatırımlar haline gelmiştir. Bu da olumlu anlamda AB ve Türkiye'yi bir birine yaklaştırır görüşündeyim.
Yorumlar
Kalan Karakter: