Ülkemiz birçok sorunla mücadele ederken bu sorunların en önemlilerinden birisi de maalesef bireysel silahlanma ve uyuşturucu madde kullanımı;
Okullar, parklar, sokaklar ciddi şekilde denetlenmeli ve gözetim altında tutulmalı. Hem gelecek nesillerimiz hem de ahlaki yapının bozulmaması için ciddi tedbirler alınması gerekiyor. İktidar gerçekten uyuşturucu ile mücadelede son dönemde ciddi mücadele veriyor ancak ne kadar yeterli onu da ilerleyen süreçlerde daha da net göreceğiz.
Ancak bireysel silahlanma konusunda ne kadar tedbir alınıyor bu konu üzerinde yoğunlaşmak istiyorum. Örnek verecek olursam geçtiğimiz günlerde Kayseri’de henüz 18 yaşında bir kız çocuğumuz maalesef vahşice katledildi.
Katilin cinayet aleti olarak kullandığı silahı internetten satın aldığı ortaya çıktı. Ateşli silahlara ulaşımın bu kadar kolay olması suç işleme oranını da arttırıyor. İnternet üzerinden ve av bayi adı altındaki dükkânlardan silah satışları devam ediyor. Silahı alan kişinin önceden suç kaydının olup olmadığına, akli dengesinin yerinde olup olmadığına bakılmadan satışlar devam ediyor. Yeter ki silahı satın alacağı parayı tedarik etsin.
Acil bir şekilde sıkı bir denetimle internetten silah satışının yasaklanması ve av bayilerinin kapatılması ya da daha kontrollü bir denetim mekanizması uygulanması gerekir.
Suç ve suça meyil gün geçtikçe artıyor.
Silah satışının doktor gözetiminde sadece devlet tarafından verilmesi ve sürekli denetiminin yapılması bu şekildeki olayların önünü kesecektir.
Hem halka açık yerlerde hem de trafikte denetimler artırılmalı. Gayri resmi yollarla tedarik edilmiş silahlara el konularak ciddi yaptırımlar uygulanmalı ki kimse bu yollara tevessül etmesin.
Umarım bu cinayetler artık bir son bulur.
******
Genel siyaset gündemi hiç olmadığı ve olmaması gerektiği kadar sessiz değil mi sizce de? Tuhaf bir durağanlık var. Yaz rehaveti diyeceğim ama hem iktidar hem muhalefet açısından olağandışı bir suskunluk var gibi. Sizce de öyle mi, bana mı öyle geliyor?
Muhalefet kanadından başlayacak olursak aslında söylenecek fazla söz yok her şey ortada, bir masa kuruldu genel seçimler süresinde tabi ki umduklarını alamayınca hepsinin yolları ayrıldı.
Kendi içlerinde bir istikrar yakalayamayan muhalefet partileri gerçekten kazandıklarında ülkeye istikrar getirebilir mi?
Daha kendi içlerinde koltuk savaşları sürerken iktidara gelseler neler olurdu acaba?
Kendi iç sorunlarını çözemeyen partilerin ülke sorunlarına vakit bulabileceklerini pek sanmıyorum.
İktidar tarafında ise iktidar olmanın getirdiği iç ve dış diplomasi dışında yaklaşan yerel seçimler için şehirlerde, ilçelerde hiçbir hareketlilik görünmüyor.
Hâlbuki iktidarın ilgilenmesi gereken o kadar çok konu var ki, bunlardan en başında ekonomi geliyor.
Çalışanlar aldığı maaşın yeterli olmadığından, aldığı ücretin enflasyon karşısında eridiğinden, temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadığından şikâyetçi.
İşveren artan maliyetlerden ve iş yapma kapasitelerinin düştüğünden, personel çalıştıramamaktan.
Zaten küçük ve orta ölçeklifirmalar ciddi bir darlık içinde olduğunu hammadde tedariğinde sorun yaşadığını ve akaryakıt fiyatlarındaki artışların her sektörü etkilediğini günden güne iş yapamaz hale geldiğini artık ticaret yapamadığını bu yüzden ya iş yerini kapatacağını ya da personel sayısında azalmaya gideceğini söylüyor.
Vatandaşalar Yerel seçimler yaklaşırken çözümü yıllardır iktidarda olan ve hala çözüm üretemeyen Ak Parti’de mi? Yoksa kendi iç meselelerini dahi çözemeyen muhalefette mi bulacak? 31 Mart akşam saatlerinde göreceğiz.
Kalın sağlıcakla...
Yorumlar
Kalan Karakter: