Ah Kaldırımlar...

Güzel işi alkışlamak gerek demiştim.. 
Yapılan güzel işleri, hizmetleri görerek takdir etmek, alkışlamak elzemdir. 
İnsanın doğasında takdir edilmek varıdır. 
Çalışanlar, hizmet üreten kesim, yaptıkları işlerin görülmesi ve takdir edilmesini bekler..
Bu onların en doğal hakkıdır..
Hizmet bekleyenler.. 
Yani biz vatandaşlarda güzel iş çıkmasını isteriz..
Belediyeler, Kamu Kurum ve Kuruluşlarından hatta parası ile hizmet satın aldığımız özel şirketlerden her zaman iyi iş çıkarmalarını, bizlere en iyi hizmeti üretmelerini bekleriz.
Ama bu aralar sadece iyi hizmeti bekliyoruz..
Kaldırımlar çok bozuk..
Yaya yolları fena..
Altgeçit - Üstgeçit - battı çıktı yolunda olan Tramvay Durakları asansörleri daracık..
Mayın tarlasına dönüşmüş Cumhuriyet Meydanı ise akla ziyan..
Avrupa Kenti havası (Ara Gazı) verilen Kayseri de iyi bir altyapı ve üstyapı çalışması göremiyorum..
Sanırım, Büyükşehir de bazı kısımlarda işler iyi gitmiyor.. 
Ulaşımdan Sorumlu Daire Başkanı ile görüşmemde bana asansörlerin dar yapılması konusunda bilgisinin olduğunu ifade etmişti.
Çözüm mü?
O konu hakkında henüz fikri yok!
Yapılırken "hatalı olmuş" demekle yetindi..
Yazık.. 
Asansöre çözüm zor görünüyor.. 
Engelli ve bisikletli kardeşlerimiz biraz sıkıntılı da olsa şimdilik asansörleri kullanabilmekte..
İleride bir çözüm üretilir mi belli değil!
Kaldırımlarda aynı..  yap-boz a dönüşen bir iş haline geldi..
Kaldırımları biraz daha dayanıklı hale getirmek ve çökmeleri, kırılmaları önlemek adına bir önerisi olmalı belediye mühendislerinin..
Yoksa her kışa hazırlıkta, kaldırım tamir ve tadilat işi ile uğraşmaktan zevk mi alıyor birileri..
Vatandaş olarak ben hiç haz almıyorum bu durumdan..
Yolda yürürken yaşadığım sıkıntı da cabası..
Ah kaldırımlar seni kim nasıl yapıyorsa...
Ah kaldırımlar seni kim nasıl kontrol ederek teslim alıyorsa..