Atatürk'le derdiniz nedir sizin?

Afganistan'a Taliban'ın el koyduğu ve insanların yaşam hakkına tecavüz ettiği şu sıralar, bazı Diyanet işleri görevlilerinin Gazi Mustafa Kemal'in hayatını okuması en büyük tavsiyemdir.  Cuma namazı hutbesinde ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal'ın adını zikretmekten korku duyan, hür iradesiyle bile yapılan yanlışı düzeltme cihetine gidemeyen imamlar sizin Atatürk'le derdiniz nedir?

Elbette derdi olan tek siz değilsiniz ama

İnsanlar sizin arkasında durup namaz kıldığı için size soruyorum

Ne yaptı Atatürk size

Maaşını aldığınız Diyanet İşlerini bile adını söylemekten hicap duyduğunuz Atatürk kurdu.
Atatürk Yüce kitabımız Kuran-ı Kerim'i cebinden verdiği para ile Elmalılı Hamdi'ye tefsir ettirmedi mi?

Amacınız düşünceniz nedir anlamış değilim...

Ülkemiz için değerli günler vardır. Her birinin anlamı, mahiyeti farklıdır.

Bunlardan birisi olan 30 Ağustos Zafer Bayramı tüm yurtta coşku ile kutlandı. Bu coşkunun bazıları Belediyelerin düzenlendiği anlamlı Milli Bayram etkinlikleri ile olurken bazıları da insanların kendi çevreleri ile oluşturduğu programlarla oldu.

Diğer Milli bayramlarda olduğu gibi 30 Ağustos Zafer Bayramını rutin kutlayan şehirlerden birisi de 1 milyon 400 bin nüfusu bulunan, güya sanayi ve ticaret şehri Kayseri.

Sabah Atatürk anıtına çelenk sunuldu. Şehitlerimizin kabri ziyaret edildi. Akşam da  Kayseri protokolünün katıldığı 30 Ağustos resepsiyonu düzenlendi.

Düzenlenen bu etkinliklerde vatandaş nerede!

Milli Bayramı yaşamak isteyen çocuklar nerede!

Yok....

Her gün nikahta bir araya gelen Kayseri protokolü bayramda da kendileri davet etti kendileri gitti...

Bütün büyük kentlerde konserler, fener alayları düzenlenirken

Kayseri'de çıt çıkmadı.

Çıkmayacağı da evine bayrak asan insan sayısından belli idi.

Ey Büyükşehir Belediyesi, Ey Kayseri Valiliği

Ne olurdu halka açık Cumhuriyet konseri düzenleseydiniz

Ne olurdu Fener alayları düzenleseydiniz.

Her temel atmaya, açılışa götürdüğünüz mehter takımı 1 saat konser verse ne olurdu.

Olmaz değil mi?

Ne gerek var

Çok sıkıştınız mı bir kazan aşure dağıtırsınız olur biter...

Cami açılışlarında dondurma,

Temel atmalarda salep...

Bu şehrin adamının gözünü boyama da ne var...

Ayıptır, günahtır.... Tüm bu konuda

Çocuklarımı milli bayramların coşkusunda uzak bir kentte büyütmek zorunda kaldığım için kendimi hiç bir zaman affetmeyeceğim.

Benim gibi düşünenler sizde affetmeyin...