Korona-Ankara- Kayseri hattı

Dünyanın başında koronavirüs diye bir problem var ki sormayın gitsin...

Kimseyi evden çıkartmıyor ama kendi şehir şehir, ülke ülke geziyor...

Bizim ülkemize de geldi. Birçok insanımızı kaybettik, vaka sayısı her gün artıyor.

Sağlık Bakanımız, sağlık çalışanlarımız canla başla çalışıyor ama yetişemiyorlar...

Neden mi?

Sivil insanlarımızın birçoğu özellikle yaşlılar tüm uyarılara rağmen evlerinde kalmıyorlar.

Yetkililer her gün açıklama yapıyor, bu hastalık 65 yaş ve üzerini öldürüyor diye...
Dinleyen kim...

Bizim birçok yaşlımız ' Bana birşey yapmaz',  ' O benden korksun' gibi saçma bahanelerle evlerine girmedikleri gibi, devletin yasakladığı alanlara da halen girmeye çalışıyorlar.

Yaşlılar evlerine girmekte direnç gösterince hastalıkta ülkemizde kalmak için direniyor.

Birçok alan kapatıldı, herkes, her firma kendi OHAL'ini ilan etti.

Sağlık yetkilileri sağlıklı vatandaşların virüsten etkilenmemeleri için maske takmalarını, eldiven giymelerini, bol bol ellerini yıkamalarını istiyor.

Herkes imkanı doğrultusunda kendini hastalıktan korumaya çalışıyor ama ne kadar yeterli tartışılır.  Ülkemizin bulunduğu şu zor dönemde evde kalmak istediğim tek yer her halde Ankara olurdu.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş öyle güzel önlemler almış ve alıyor ki, tüm belediyeler o uygulamaları mümkünse şehirlerinde uygulamaya çalışıyorlar.

Bir nevi kopyala-yapıştır. Önce o yapıyor, sonra diğerleri...

Bunu uygulayan illerin başında da gönül belediyeciliği ile övünen Kayseri Büyükşehir Belediyesi geliyor. Belediye Başkanımız malum 65 yaş üzeri olduğu için çok fazla belediyeye gitmiyor.

Oluşturduğu ekip başkanı aratmamak için elinden geleni yapıyor ama yetmiyor. Hele Basın yayın ekibi aman Allah'ım... Yağdır mevlam su.... Başkanımız yaptığımız açıklamada, Başkan Dr yaptığı açıklama, haberler vıcık vıcık... Yok şöyle yaptık, yok böyle yaptık.... La gardaşım Ankara Büyükşehir Belediyesi onu yapalı çok oldu... Uyduruk uyduruk şeyleri haber diye atıyorsunuz.

Getir suya yüzde 80 indirim de görelim.

Eeee birçok kişi atılan bülteni mecburen onu yayınlayacak... Gıkını bile çıkaramaz... Duygusal bağlar ne olur sonra...

Başkan elleri sık sık yıkayın diye demeç veriyor...

Sayın Başkan suyun fiyatından haberi yok heral....

Hatırlarsanız bu idarecilerimizin olduğu zihniyet 94 yılından geldiklerinde ' Allahın suyuna paramı olur' demişlerdi...

Allahın suyunun Kayseri'deki metreküp fiyatı malumunuz.  Faturaya yetmez gibi şimdi 1'nci kademe, 2'nci kademe koydular...

Soruyorum!

1'nci kademe de su, 2'nci kademe de zem zem mi akıyor?

Ayıp, bari şu zor günde su fiyatlarından indirime gidin de ne kadar babayiğitsiniz, insanların temizliğine öne veriyorsunuz görelim...

Farklı siyasi parti üyelerinden biri de bu su olayını dillendiriyor ama

Onlar önce kendine baksın... Konuştukları TV kanalındaki duygusal ilişkiyi bilmeyen yok... Manşet eden de zaten aynı kurumlar.... Yani Kayseri deyimi ile At taşı, vur kuşu...

Yemezler güzel insan yemezler...

Biraz samimiyet, biraz özveri...