Dünya'da ismi en soğuk, ürpertici ifadelerden bir tanesidir 'Ölüm'...

Aslında Ölüm, Biz ahirete inanlar için esas dünya'ya göç'tür... Yeni bir başlangıçtır.

Şimdiki yaşadığımız dünyanın yalan olduğunu, her şeyin gelip geçici olduğunu birçoğumuz ya bir yakınımızı kaybettiğimizde ya da önemli sağlık sorunu ile karşı karşıya kaldığımızda anlarız.

Bu dünyada yaşadığımız her şeyin bir sınav olduğunu, bu sınavda yaptığımız iyiliklerle mükafatlandırılacağımızı, kötü şeylerde cezalandırılacağımızı biliriz. Ama birçok şeyi bilmemize rağmen hatalarımızda ısrar ederiz. Karşılaştığımız şeylerden ders almayız.

Aslında yaşadığımız, karşılaştığımız her şey bir mesaj. Ama biz bunu anlamamak için yada anlamamışlıktan geliriz. Sonuç, sıfıra sıfır elde var sıfır.

Ölüm...

Aslında her gün anmamız ve buna göre davranmamız gereken bir olgudur. Yaşadığımız salgın nedeniyle binlerce insanımız hayatını kaybetti. Bu da dünyanın yaşadığı sınavlardan bir tanesi. Hasta olmamak, hastalıktan ölmemek, virüsün bulaşmaması için devletin uygun gördüğü tedbirleri alırken, neden ahir dünyamız için kul hakkını gözeten, yalan söylemeyen, farz olunan ibadetleri yerine getiren, çevreye, doğaya ve herhangi bir canlıya  zarar vermeyen insan olmak için elimizde geleni yapmıyoruz.

Her şeyin sonunda ölüm varken, neden buna uygun bir yaşam tarzı benimsemiyoruz. Neden Peygamberimizin buyurduğu gibi 'Komşusu açken, kendisi tok olan bizden değildir', düsturunda değiliz. Neden bir çocuğun başını okşamaktan imtina ederiz. Neden gördüğümüz haksızlık, zulüm karşısında susarız... Bizim Peygamberimiz değil mi ' Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır' diye buyuran...

Hiçbir şey için geç kalmış değiliz. Her gündüzün bir akşamı, her akşamın bir gündüzü var.... Mesele hatalardan ders çıkarmaktır. Mesele kul hakkını, kamu hakkını, komşuluk hakkını gözetmektir.

İnsanlar akşam yastığa başını huzurla koyuyorsa, yaptıklarından emin ise her şey bitmiştir. Patron çalıştırdığı işçinin hakkını veriyorsa, bir kişi çevresindeki ihtiyaç sahibi destek oluyor, imkanı yoksa bile tebessüm ediyorsa sorun bitmiştir. Hayat sınavını başarıyla verdikten sonra elbette Yüce Yaradan'ın cennetinde bulaşacağız. O zaman olmayan ne....

Hadi bugün kalkalım ve hayatımızda biraz daha değişiklikler yapalım.

Kapımızın önüne kedi ve köpekler için su bırakılım, yiyecek bırakalım...

Sokağa çıktığımızda tanıdığımız tanımadığız herkese selam verelim...

Çocukların  başını okşayalım...

Kuşlara yem verin...

Hayatınızda uzun zaman aramadığınız, bir kişiyi arayın...

Halini sorun, duasını alın...