Geçtiğimiz hafta İstanbul Yenikapı’da güya ‘Kayseri Tanıtım Günleri’ adı altında 4 gün süren bir etkinlik gerçekleştirildi. Güya diyorum çünkü etkinlik alanında üzerine düşeni yapan sadece Belediyeler olmuş. Yöresel ürünler ve yiyecek çadırları ise evlere şenlik…
Perşembe günü başlayan ve Pazar günü son bulan Kayseri Tanıtım Günleri artısı ve eksisi ile değerlendirmek gerekirse parayı kazanan İstanbul Büyükşehir Belediyesi, acemi bir şekilde Tanıtım Günleri düzenleyen organizasyon firması oldu. Hatta maddi olmasa da takım elbise giyerek stant stant gezerek poz kesen, belki de yaklaşan genel seçimler öncesi milletvekili olma hayali kuran STK temsilcileri oldu.
Tanıtım Günlerini en ciddiye alan, buna uygun olarak gerek yaptırdıkları stantlarla ve dağıttıkları ürünlerle Belediyeler olmuş. Kayseri Valiliğinin yanı sıra Büyükşehir Belediyesi, Talas, İncesu gibi merkez ilçe belediyelerinin bazıları bu festivale hazırlattıkları stant ve dağıttıkları ürünlerle mührünü vurdu. Bünyan, Develi, Tomarza, Özvatan, Pınarbaşı, Akkışla, Felahiye, Sarız, Hacılar, Kocasinan, Melikgazi, Yahyalı, Yeşilhisar hazırladıkları stant ve ikramlıkları ile ziyaretçilere unutulmaz bir an yaşattılar. Hepsinin eline emeğine sağlık.
Peki Kültür çadırı böyle iken Yöresel Çadır nasıldı? Bir tek Bünyan Belediyesi kurduğu stantta Kayseri’den getirdikleri ürünlerini satışa sundu. Onun dışında Kayseri’de bilinen, marka olan, tek bir firma yoktu. Sucuk, pastırma, mantı ve akla gelebilen birçok seçkin marka İstanbul Yenikapı’da düzenlenen bu etkinlikte yer almadı. Stantlarda yer alan ürünlerin birçoğunun Kayseri ile alakası yok. Bir kilo çayın üretilmediği Kayseri’de, stantlarda Karadeniz çayları müşterilere Kayseri’den gelmiş gibi satıldı. Bazı firmalar Tavuk sucuklarını, dana sucuğu diye sattı. O satılanlarda da etiket yoktu.
Yiyecek stantlarında ise sadece Yeni Sanayi’de bulunan Kayserililer tarafından bilinen bir yiyecek stantı vardı. Onun dışındaSivas’lı, Samsun’lu işletmeler Kayserili gibi davranarak mantı, cıvıklı, yağlama sattı. O yapılan ürünlerin hiçbiri de Kayseri’de yapılan yiyeceklere benzemiyordu. İşin ilginci,Nevzine diye revani sattılar. Bilmeyen gariplerde bunu yedi.
Kayseri gibi nüfusu 1,5 milyona yaklaşmış kent adına düzenlenen festivalin her noktası İstanbul Büyükşehir Belediyesinin reklamları donatılmış… Festivale gelen, binlerce para harcayan belediye görevlilerinden her girişe 1 lira olmak üzere wc,otopark bedeli altında 40 lira günlük para alındı… Bu tanıtım organizasyonun kazanını İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve yüzlerce kilometre uzaklıktan gelerek kurdukları stantlarla 4 gün misafir ağırlayan belediyelere bir bardak çay vermeyen, Hoşgeldiniz demeyen fuar organizasyon firması oldu. Uzun zaman sonra Tanıtım Günleri için İstanbul’a gelen Kayseri’nin bir kez daha aynı kişilerin yapacağı organizasyonda yer alacağını düşünmüyorum. Firma yetkilerine de tavsiyem Kayseri’de yapılan Yöresel ve Kitap Fuarını görmeleri ve gerekli ödevler çıkarmaları…
Yorumlar
Kalan Karakter: