Saygın gazeteciyim, korkusuzca yazarım diyip, yazamayanlara...
Bir Çift lafım var:
Seçim boyunca Rumluğu, Pontusluğu mu kalmadı, PKK - FETO ile birlikte ülke mi yönetmedi, valiye "it" mi demedi...
Hepsinin altından alnının akıyla çıktı Ekrem İmamoğlu. Çıktı çıkmasına da her şey bitti şimdi her şey çok güzel olacak mı sandınız. Daha da karışacak ortalık.
İlk önce bir çift laf söylemekten çekinen saygın ve korkusuz (!) gazeteci Uğur Dündar'a parantez açıyorum. Gerçekten kendisi çok büyük bir gazeteci. Türk medyasının devi. Bugüne kadar Gazeteciliğin babası, idolüydü kendisi. Ama bugüne kadar. Her iki lafından birisi "Ben hiçbir şeyden korkmam, yazarım" diğeri de 50 yıllık tecrübem. Yahu, sormak istiyorum Sayın Dündar'a madem 50 yıllık kariyerinizi tarafsızlık ve ahlak anlayışıyla korkusuzca sürdürdünüz, İstanbul seçiminin sonucunu tayin edecek olan bu programa hangi "demokratik" gerekçelerle moderatörlük yapmayacağınızı söylüyorsunuz?
-Talimat mı aldınız?
-Banttan yayın iddiaları doğru mu?
-Sayın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan sizi telefonla aradı mı?
Ve son sorum şu; Başta 16 milyon İstanbullu olmak üzere, 82 milyon Türkiye'yi haber alma hakkından neden mahrum bırakıyorsunuz?
Açıklamanızda "Demokrasimize zarar verebilecek türden hazırlıklar yapıldığı iddiaları" üzerinden moderatörlük yapmayacağım dediniz. Kusura bakmayın Sayın Dündar ama bu söz benim için en az "İmamoğlu hakkında bildiklerimi size söylersem bu adama oy falan vermezsiniz" diyen Süleyman Soylu'nun sözü kadar hükümsüzdür. Benim için bu sözle farklı gemilerin aynı yolcuları olursunuz.
Sayın Dündar'a söyleyeceklerim bu kadar. Asıl konuya geçmek istiyorum.
Nasıl İmamoğlu'nun her sözünden (montaj dahi olsa) bir algı gerçeği çıkabilir? Bu algı oyunlarının altında kim var? Şimdi sizlerle bunu paylaşacağım, aman dikkat algıya kapılmayın derim. "Yekvücut" adında bir hesap. Hesabı incelediğinizde "Bir Bosphorous Global Projesidir" ibaresiyle karşılaşıyoruz. Bosphorus Global ne mi? Pelikancılar denilen ve seçim boyunca yalan haberlerle ülkeyi karıştırarak provokasyon ortamı yaratmaya çalışan grubun merkezi. Bu grubu AKP'nin sosyal medya algılarını yönetmek için kurduğu ve Beşir Atalay'ın bu grubun yöneticileriyle çok sıkı ilişkileri olduğu biliniyor. (7 Haziran 2015 yılında külliyede bir görüşme yapılıyor) Bu grup aslında 7 Haziran 2015 seçimleri için kurulmuş Beşir Atalay ve dönemin AKP Gençlik Kolları Başkanı Abdurrahim Boynukalın müthiş bir destek veriyor bu ekibe. Ve ertesi gün gazetelerde "İşte AK Partinin sosyal medya ekibi" diye manşet manşet dolanıyor.
Sizlere tavsiyem dikkatli olun ve araştırın. Bir çift laf söylemekten korkanlara inat söyleyecek bir çift lafınız olsun.
Yorumlar
Kalan Karakter: