Yeni Baştan! (La Belle Époque)
Yayınlanma :
04.01.2021 12:03
Güncelleme
: 04.01.2021 12:05
Şu anda bu yazıyı okuyan herkes özellikle de kırk yaş ve üzerinde olanlarımız, hayatımızdaki belirli bir dönemin özlemini hissediyoruz eminim. Kimimiz lise, kimimiz üniversite kimimiz de bunların haricindeki bir uzay zaman evrenine yolculuk yapmak istiyoruz. Bunun temel sebeplerinden biri, dönülmek istenen dönemde daha mutlu olunduğuna dair inancımız. Sosyal medyada ya da dijital bir içerikte gürül gürül yanan bir soba ya da seksenlerden bir sınıf sahnesi gördüğünde burnu sızlayan çok sayıda insan tanıyorum.
İnsan, verdiği kararlardan ibaret bir canlı. Verdiğimiz bir kararla ertesi gün hayatımızın geri kalanına ülkenin en doğusunda devam edebilir ya da bir evet cevabı ile dünya evine girebilir, ya da doldurduğumuz bir başvuru formu ile kendimize uygun olmayan bir meslek seçebiliriz. Kısacası hayatımızın pek çok noktasında, hayatımızın akışını değiştiren kararlar verebiliyoruz. Bu kararların doğru ya da yanlış olduğunu ise zaman gösteriyor. Bazı kararlarımızı ufak tefek hasarlarla değiştirebiliyoruz. Yeni taşındığı evin yanlış bir seçim olduğunu anlayan biri ev taşıma maliyeti karşılığında bu kararını değiştirebilir. Ancak her karar böyle mi? Elbette değil, keşke öyle olsa değil mi? Keşke yaptığımız hatalı seçimleri Daniel gibi düzeltmemizi sağlayacak bir şirket olsa. Ya da bu karamsar ve belirsiz dünya düzeni yerine yarın sabah uyandığımızda en mutlu olduğumuzu düşündüğümüz zaman diliminde gözlerimizi açabilsek. O zaman bir an önce yetişkin olabilmek için hak ettiği ilgiyi göstermediğimiz çocukluk ya da gençlik özlemlerimizi doya, doya yaşayabiliriz.
Günümüzde Eflatun’a atfedilen ancak anonim olduğunu düşündüğüm müthiş bir diyalog var;
Eflatun'a iki soru sormuşlar: İnsanoğlunun sizi en çok şaşırtan davranışları nelerdir?"
Eflatun tek tek sıralamış:
Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler. Ne var ki çocukluklarını özlerler. Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler. Ama sağlıklarını geri almak için para öderler. Yarından endişe ederken bu günü unuturlar. Dolayısıyla ne bu günü ne de yarını yaşarlar. Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşarlar. Ancak hiç yaşamamış gibi ölürler.
Yaşanmış anların geri alınamaması yasasına dair oldukça açık sözlü bir yaklaşım.
Zamanı geri almak, zamanda geri gitmek, hayat akışını değiştirmek ne yazık ki mümkün değil. Ancak bu konuda çekilmiş filmleri izlemek ve kendimizi kahramanın yerine koymak mümkün.
Keyifli izlemeler...
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: