Şampiyonluk yarışına ortak olan Sergen Yalçın’ın ekibi, kayıpsız şekilde yoluna devam ediyor. Yarıştaki rakipleri Başakşehir ve Fenerbahçe'yi eksik kadrosuyla deviren Kara Kartal, Kasımpaşa'yı da geldiği gibi puansız olarak gönderdi. İlk yarı kendini fazla gösteremeyen Siyah Beyazlılar, ikinci devre gerçek yüzünü gösterip üç puanı, 3 golle almasını bildi. Konuk takım gücü ölçüsünde direnmeye çalışsa da, sahada çok fazla bir varlık gösteremedi.
Beşiktaş üst üste gelen yüksek tempolu maçların ardından, bu maçta biraz ritim düşürdü. Sergen hocanın ekibi; kontra atağa dayalı bir oyun ile rakibi üstüne çekip, arkaya atılan toplarda gol aradı. N'Koudou ve Ghezzal'ı rakip savunma arkasına kaçırıp, merkezden de Aboubakar ve Mensah ile gol girişimlerinde bulundu. Kasımpaşa'nın kopuk oyunu, Beşiktaş'ın daha da işine yaradı. İlk yarıda az pozisyon bulsa da, rakibi kalesine yaklaştırmadı. Her geçen dakika geciken gol stres yaratsada istediği topları alamayan Aboubakar, geri gelip atak başlatan isim oldu. Nitekim gol de böyle bir pozisyonda geldi. 45+3'te Aboubakar'ın atağında defansın müdahale hatası kaleci Ramazan'ın topu yanlış yere çelmesi ile önüne düşen topu Mensah ağlara gönderdi: 1-0.
İkinci yarı sistem değiştiren Kartal, tamamen hücuma yöneldi. 54'te Hadergjonaj'ın oyundan atılması ile 10 kişi kalan konuk ekip, daha da canlandı!.. Risk alıp eşitlik golü için ileri çıktı. Pozisyon bulsa da, gol atamadı. Sergen Yalçın, orta alanı daha da öne çıkardı. Böylece hem maçın seyir zevki arttı hem de pozisyon zenginliği. Önce 68'de Ghezzal'ın pasına ayak koyan Atiba durumu: 2-0'a taşıdı sonra 75'te son haftaların formda ismi Aboubakar, Rosier'in ortasında Fenerbahçe maçındakine benzer bir kafa vuruşu ile golünü attı: 3-0. Atılan bu golde 5 Kasımpaşalı oyuncunun, Aboubakar’ı boş bırakma hatası ders niteliği taşıyordu. Son üç maçını kazanıp 9 puan alan Kartal, zirve tırmanışını tam gaz sürdürdü...
GALATASARAY - HATAYSPOR
Son lig maçında Çaykur Rizespor'u deplasmanda güzel futbol ve 4 golle farklı mağlup eden Galatasaray, Hatayspor' Cumartesi akşam konuk etti. Teknik Direktör Fatih Terim geçen hafta kazanan kadroyu bozmadı ve bu maçta da sahaya sürdü.
Sarı-Kırmızılılar bu karşılaşmaya da iyi başladı. Orta alana hakim olan ev sahibi takım rakip yarı alana yerleşti. S. Feghouli, Taylan ve Oğulcan'la pozisyon arayan Terim'in öğrencileri, ceza sahasında etkili olmaya başladı. 25. dakikada Feghouli'nin harika ara pasında, M. Diagne ceza sahası içerisinde topla buluştu, sert şutu üsten auta gitti. 32'de S. Feghouli ortaladı, Diagne önce göğsüyle indirdi, sonra bekletmeden vurdu ve topu üst direğe çarptırarak ağlara gönderdi: 1-0. Bu gol aynı zamanda Fatih Terim'in Galatasaray kariyerindeki 1000. (Bin) gol oldu.
Galatasaray bu golden sonra oyundaki hakimiyetini daha artırdı. Hatay ise maçın başındaki hızlı atak girişimlerini de gerçekleştiremedi. Sarı-Kırmızılılar orta alandaki etkili futbolu ile soyunma odasına 1-0 önde gitti.
Galatasaray ikinci yarıda da topu ayağında tutmayı tercih etti. Hatay ise kanatları kullanarak bu yarıda daha fazla golü düşünmek istedi. Rakip takımın baskı kurmaya başladığı dakikalarda Galatasaray ikinci golü buldu. 64'te Emre Kılınç'ın serbest vuruşunu Oğulcan Çağlayan ceza sahasında altıpasa kafayla indirdi, Pablo’dan seken top ağlara gitti: 2-0.
Galatasaray skor anlamında rahatlasa da orta alanda bazı oyuncularda yorgunluk başladı. Özellikle Emre Akbaba büyük düşüş yaşadı. Terim, yaptığı değişikliklerle bu bölgeyi diri tutmaya çalıştı. Uzatma anlarında Galatasaray'ın gelecekte çok şeyler beklediği genç yıldız adayı Kerem sahneye çıktı ve golünü atarak skoru belirledi: 3-0.
Son haftalarda hem takım olarak hem de bireysel olarak iyi bir çıkış yakalayan Galatasaray, Hatay karşısında da genel anlamda zorlanmadı. Gözüken o ki Sarı- Kırmızılılar için 'eksik oyuncu' kavramı ortadan kalkmış. Sahada olan her oyuncu formanın hakkını veriyor. Bu da hem oyuna hem de skora olumlu yansıyor.
DENİZLİSPOR - FENERBAHÇE
Beşiktaş maçındaki çok kötü oyun ve sonuçtan sonra gelen galibiyet tabiki çok önemli. İlk yarıda sadece Caner'in servislerinden oyun 4'e 5'e bile gidebilirdi. Türkiye'de hiç çıkmayan tarzda bir itiraz sarı kartından Serdar Aziz'in oyundan atılışı da takımı etkiledi. Buna da itiraz yok ama ne olursa olsun 2-0 önde şampiyonluk adayı bir takım, lig 20.'sine karşı 10 kişi de olsa pas yaparak oyunu soğutabilmeli ve oyunu kalesinden daha uzağa taşıyabilmeli. Elinde Sosa, Caner, Gökhan, Ozan, Pelkas, Cisse, Valencia vs. varken pas yapabilmeli. Fakat bunları yapmaktan uzak ve telaş içerisinde her müdahalede hakemle uğraşan ve stresli bir Fenerbahçe vardı. Bu yetenek ve tecrübe seviyesindeki bir takım 40 dakika bu kadar mahkum oynamamalı. Fenerbahçe bu anlamada 10 pas ve üstü top oyununda şu anda ligin 14.'sü. İki pas yaptıktan sonra hemen topu karambole vuruyorlar. Bir şekilde top ileri çıkarıldığında ise orta yapılıyor. Erol Bulut'un yeni alternatifler bulması şart. Büyük takım bu kadar kolay top kaybetmez.
Maçın sonlarına doğru verilen penaltı ise VAR müdahalesiyle iptal edildi. Altay'ın penaltıyı gerektirecek bir hamlesi yok ama Valencia'nın Rodellaga'ya arkadan yüklenmesi var. Valencia'nın hamlesi penaltı değilse, o halde Rodellaga'nın Altay'ın yüzüne gelen hamlede Rodellaga'yı ikinci sarı karttan atması gerekirdi. Kısaca maçın önüne geçen bir hakem izlemiş olduk. Kaldı ki Altay'ın kurtardığı penaltı da görüntüler bizi yanıltmıyorsa Altay'ın ayağı çizgiye basmıyor her hakem penaltı öncesi kalecileri bu konuda uyarır ama bu kez uyaran olmadı birinin Ali Palabıyık'ı uyarması gerekirdi sanırım.
3 puan Fenerbahçe'yi hayata döndürdü ama futbolunda gelişme bir yana sezon başının da çok gerisine düştü. Savunma geriliyor, hücum gelişmiyor ve hakemle çok uğraşılıyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: