İnsan sürekli eskiyi özler mi ? Özler.Yeni eskinin eline su dökemezse özler. Günümüz böyle bir gün.7 milyon bayılıp 

“ultra extra aşırı müthiş lüx” ev alıyorsun,senden 400 km ötede deprem olunca duvarın çatlıyor, borun patlıyor..5 milyon verip “Alamanya” yapımı araba alıyorsun,öbür hafta

Bitmek tükenmek bilmeyen seçim atmosferinde yaşayan Türkiye‘de bize mahsus bir “özlem” daha keşfettim.

Seçim şarkıları..

Hepimizin dinlemiyormuş gibi yapıp,banyoda arabada yolda mırıl mırıl söylediği ve dinlediği seçim şarkıları..

Şu yaklaşan seçimin şarkılarına bir bakın..Bir tanesinin sözlerini baştan sona hatasız hatırlayıp söyleyebilene dürüm ısmarlıycam..(Ayran bedava olan yerden).

Elbette sebebi var.
Adaylara bi bakıyorsun.Geçen seçimde falan partiden milletvekili adayı iken bu seçimde filan partiden belediye başkanı adayı.Bu kadar “derin” bir dönüşüme niyetlendiğine göre “vahiy” gelmiş olmalı..

Ya da geçen seçimde miletvekili listesinin dibine demir attıysa bu seçimde belediye başkanı adayı..

Laf olsun diye aday olanmı istersin ?  Var.Sürüsüne bereket.
Kazara belediye başkanı seçilse odasını bulmak için navigasyon kullanacak tipler..
 
Bunlar beni ilgilendirmiyor.Ne halleri varsa görsünler.

Lakin seçim şarkısı diye bir olgu var.
Elbette yine eskiler,yine eskiler..

1991 seçimlerinde Anavatan Partisinin seçim şarkısını bi hatırlayın..Ya da dinleyin.Sezen Aksu‘nun “Hadi bakalım” şarkısıydı..Üzerine söz yazılmıştı.Miting alanları dev birer konser salonuna dönerdi..

Ecevit‘in DSP si “Gözünaydın Türkiyeee akgüvercin geliyooor”
şarkısıyla büyük sükse yapmıştı..

Ak Parti‘nin “Haydi bi daha......hep beraber söyleyelim” şarkısını yediden yetmişe herkes biliyordu..

CHP nin “Kılıçdar Kılıçdar Kılıçdaroğlu...” diye başlayan şarkısı dillere düşmüştü...

Hadi buyrun 2024 şarkılarından söyleyelim...Belki birazınız CHP nin İşimiz belediyeee..diye Barış Manço kökenli şarkısını hatırlar.Başka ?.....

Şu an hiçbirimizin seçim şarkılarını iplemeyişinin üç nedeni var.

1.Şarkının yapılmasına vesile olacak belediye başkan adaylarının çok büyük bir kısmının az önce yukarıda bahsettiğim tarzda adaylar olması.

Toplumun bu adamlara bakıp bakıp “Seninde şarkınındaaaa” şeklindeki iyi niyet belirten halleri.

2.Ülkecek içinde bulunduğumuz kültürel ve sanatsal “Kriz”..Sahnede ağız dolusu küfreden sanatçı “kılıflı” soytarının peşinden milyonların koşturduğu bu zaman dilimine “kültürel ve sanatsal kriz” diyoruz.

Böyle bir krizin olduğu bir ülkede seçim için 9. senfoni gibi birşey bestlenmesini beklemek tuhaf olur tabi..

Geçen gün mahalle mahalle gezmekten bitap düşmüş bir seçim dolmuşu geçti yanımdan.3.sınıf ses düzenli hoparlörlerinden avazı çıktığı kadar RAP yayılıyor etrafa.

Gerçekten kafayı yemişler.Ya hu RAP şekil itibariyle aşırı kalabalık cümleler barındıdrır.Senkop dediğimiz müzikal durum çok sıktır.Millet ne anlayacak bu seçim şarkısından ? 

3.Partileri parselleyen yeni yetme reklam ajanslarının çapsız
“beyin takımları”
Partilerin siyasi kökenlerinden ve genlerinden habersiz bu “cevval” arkadaşlar ya abartıdan dinlenmeyecek hale gelen ucube şarkılara ya da henüz tamamlanmamış adeta “prototip” haldeki şarkılara TAMAM diyorlar.

Bizim ülkenin siyasileri seçim şarkısı falan takmaz.Ölümüne sessizlik olsa ülkede, “yav nooldu bu sessizlik ne ki ?” demez hiçbiri.

Ama toplum tam tersidir.O şarkıdaki tek bir kelime için gidip o partiye oy verecek onbinlerce insan vardır.

Kabullensekte kabullenmesekte,“dokunsan ağlayacak,teneke çalsan oynayacak” bir milletiz biz.
Bunun gocunacak bir tarafıda yok.

Fltre kahve içip masa başında seçim kampanyası yürüten andavallılar..Bu yazı size abi tavsiyesi..

Kalın sağlıcakla..