Cumhur İttifakı görüşmeleri en üst düzeyde yapıldı ve nihayet tamamlanmak üzeredir. Yapılan bu görüşmeler karar altına alınmış ise altında iki liderin imzası olan bir mutabakat demektir. Şimdi yapılacak işler nelerdir?
1. Bilge liderimizin almış olduğu ve altına imza attığı bir kararın ülkenin menfaati için olduğunu düşünmemiz gerekir. Belki kendi ilçemizde istediğimiz sonucu alamamış olabiliriz ama ortaya çıkan belediye başkan adayının cumhur ittifakının adayı, yani aynı zamanda MHP’nin de adayı olduğu gerçeğini unutmamamız gerekir.
2. Bu seçimde MHP’nin ülke geneli oyları da çok önemlidir. Öyleyse yapmamız gereken şey, çok güçlü adaylarla belediye meclisine yüklenmek ve hem belediye meclislerinde etkin rol oynamak hem de ülke genelinde partimizin ülkemiz için ne kadar hayati rol oynadığını göstermektir. Bunun için var gücümüzle belediye meclis üyelikleri için çaba harcamalıyız.
3. Hiçbir seçimin garantisi yoktur. Siyasette iki kere iki dört etmez. Asla rehavete düşmeden çaba harcamalıyız. Çünkü, cumhur ittifakının alacağı oy oranı da ülkemizin kaderini etkileyecektir. Hele hele Ak Partinin ve MHP’nin çok güçlü olduğu yerlerde “bu iş bitti” diyenler yanılgı içindedir. Yata yata seçim kazanırız diyenler hayatlarının hatalarını yapmış olurlar.
4. İttifak ruhuna aykırı hareket etmek ülkücü tavırla izah edilemez. Çok zor bir işin çıkmaya çalışan ve en zor zamanda bilge lidere her türlü desteği veren, bağlılığını gösteren teşkilatların yanında yer almak gerçek manada davaya hizmet olacaktır.
5. “Benim akrabam aday adayıydı, şimdi aday olamadı, kararsızım”, “MHP’den aday çıksa oyumu verirdim” gibi ifadeler akla şu hatırlatmaları da getirir. Aday, cumhur ittifakının adayı olduğuna göre MHP’nin de adayı demektir. Ak Partililer MHP’li adaylara nasıl ki oy vereceklerse biz de cumhur ittifakının adaylarına oy vereceğiz. MHP’li belediye meclis üyeleri, bizim akrabalarımız, dava arkadaşlarımız, dostlarımız, ülküdaşlarımız değil mi? Onları belediye meclislerinde güçlü tutmak alınacak kararlarda etkili olmak bu davaya ve ülkeye hizmet değil midir?
6. Türk Milliyetçiliği ve ülkücülük “lidere ve davaya sadakat” ile ölçüldüğüne göre, bize düşen görev üç hilali her zaman kalenin burcuna dilmektir. Yeni Türkiye biçimlenirken ülkenin sigortası olan Milliyetçi kadroları ülkemizin en etkin yerlerinden olan belediyelere de ortak etmektir. Mevcut belediye başkanlıklarını korumak ve yenilerini eklemek, belediye meclislerinde çok güçlü bir şekilde yer almaktır.
7. Eğer sosyal medyada veya şurada burada alaycı bir tutum sergileyen, kendince bir şeyleri kaşımak ve insanları ittifak ruhuna aykırı hareket ettirmek isteyen birileri varsa bilin ki bir başkasının değirmenine su taşıyordur. Geçen seçimlerde olduğu gibi sürekli hedef tahtasına konmaya çalışılan MHP, bu tür propagandalara aldanmak yerine liderine ve teşkilatların yaptığı açıklamalara bakmak zorundadır. Çünkü bizi ancak biz anlarız. Farkına varmadan başkasının ekmeğine yağ sürmek bizim gibi kutlu bir davadan gelen insanlar için son derece üzücü olacaktır. Ülkücü Hareketin adına bile tahammül edemeyen insanlar bugün MHP’nin haksızlığa uğradığını iddia ediyorlarsa fitne çıkarmak için çaba harcadıklarından şüpheniz olmasın.
Ülkücü tavır, asla ve asla fitneye ve fesada müsamaha gösteremez. Bir sözü duyduğunda sadece söze bakmaz, sözü söyleyene de bakar.
Baki selamlar, sevgiler.
Seyit Burhanettin AKBAŞ
Yorumlar
Kalan Karakter: