Tabi dönemin şartlarını ele alacak olursak cep telefonlarının yeni yeni hayatımıza girdiği ( şimdiki akıllı telefonların hayal bile edilemediği), dizüstü bilgisayarların çok nadir görüldüğü genellikle eski tip monitör ve kasadan oluşan bilgisayarların olduğu bir dönemden bahsediyoruz. O dönemlerde bugünlerden farklı olarak internet sadece çok küçük bir azınlığın faydalanabildiği bir lüks olarak görünmektedir. O döneme ait bir gazete haberinde " İnternet cafe açıldı" başlığı altında şu ifadelere yer vermektedir : "Öğrencilere, iş adamlarına ve internet meraklısı herkese hizmet verecek olan internet cafe, önceki gün Etiler'de açıldı"
Cümlede geçen " Etiler" ve " İş adamlarına" kavramları ile aslında internetin şimdiki gibi herkesin kullabildiği değilde yüksek gelir gurubuna sahip insanların kullabildiği bir araç olduğuna atıf yapılıyor.
O dönemlerde yine henüz sosyal medya kavramının olmadığı ve internetin bugünden farklı olarak chat ve bilgi amaçlı kullanıldığı ve sınırlı erişimin olduğu anlaşılmaktadır. 2010 lu yıllardan itibaren ise internet kullanımı hem ülkemizde hem dünya genelinde ciddi oranda artmış. Özellikle sonraki yıllarda akıllı telefonların hayatımıza girmesiyle hem sosyal medya hem internet artık herkesin kullanmakta olduğu bir nevi zorunluluk haline gelmiştir. Bu zorunluluk hayatımızda yıllardır süregelen bir çok şeyi değiştirmiş tabiri caizse devrim yapmıştır.
Artık cilt cilt ansiklopidelerde araştırma yapmak yerine tek bir dokunuşla ve anında istediğimiz bilgiye ulaşır hale geldik. Daha önceki bir yazımızda belirtmiş olduğumuz gazete, dergi gibi yazılı basın önemini kaybetmiş, insanlar gündemi gazeteden 1 gün sonrasında takip etmek yerine istediği zaman ve yerde anlık olarak gerek sosyal medyadan gerek haber sitelerinden anında ulaşır hale gelmiştir. Herhangi bir zaman kaybına mahal vermeden evinden faturalarını yatırıp, bankacılık işlemlerini yapmak...Önceden hayal etmesi bile zor olan uzak mesafelerde ki insanlar bir dokunuşla hem görüntülü hem sesli olarak iletişim kurabilir hale gelmiştir. Bu durum yeni nesil için çok birşey ifade etmese de ankesörlü telefonlarla jetonla birbirlerini arayan insanlar için çok şey ifade eder.
Ticarette de en büyük pay internette olmuştur. Bugün binlerce oto pazarında satılan arabaların, binlerce emlakçıda satışa sunulan konutun kat kat fazlası tek bir sitede Türkiye'nin her yerine sunulmaktadır. Dünyaca ünlü online alışveriş sitesi olan Amazon'un sahibi olan Jeff Bozus dünyanın en zengin kişisi ünvanını alırken şahsi servetinin 140 ülkenin milli gelirinden daha fazla olduğu açıklanmıştır
Özellikle pandemi dönemini yaşadığımız bu günlerde e-ticaret her zamankinden daha fazla tercih edilir hale gelmiştir.
Son dönemlerde Netflix, BluTv, PuhuTv vb. internet üzerinden hizmet veren medya sağlayıcılarının çıkması ve bunlarında kullanıcı sayısının hergeçen gün artması dizi ve sinema sektörününde artık yavaş yavaş sanala kaydınığını gösteriyor. Bugün bir çok oyuncu ve reklam yıldızının Youtube kanallarından içerik ürettiklerini görüyoruz. Aynı şekilde bir çok Medya şirketi ve Tv kanalı gün içerisinde ki yayın akışını aynı zamanda internetede yüklüyor. Bu durum da hem Tv kanalları izlenme başına yine kazanç sağlarken kullanıcılar açısından ise bu durum Tv başında beklemektense istedikleri zaman ve istedikleri yerde istedikleri kadar açıp izlemelerine imkan verdiği için tercih edilmektedir.
Hayatımıza Covid-19 salgınının girmesiyle birlikte eğitim alanında online ve uzaktan sanal derslere imkan sağlaması sebebiyle kalıcılığını koruyacak gibi görünüyor.
Tüm bu durumlarda göz önüne alındığın doğru kullanıldığı zaman hayatımızı son derece kolaylaştıran internetin birde yan etkileri var ki " bağımlılık". Aile içi iletişimi, arkadaş ve iş çevresini daha ileri gidersek evliliğinizi bile son derece olumsuz etkileyecek kadar güçlü bir bağımlılıktır. Ender olarak da yaşansa ufak bir internet kesintisinde büyük bir boşluğa düşüyor, gerginleşiyor ve çözüm yolları aramaya çalışıyoruz.
Sabah uyanır uyanmaz elimize telefonu almamız, anlık olarak yapılan paylaşımlar, her ortamda atılan selfieler...Bizi kendimizden uzaklaştıran durumlardır. Hal böyle olunca aslında hepimiz birer robotlaşmış sosyal medya bağımlıları oluyoruz. Bireyin sosyal medya bağımlılığına neden olan etkenler tespit edilip çözüm yolları üretilmesi gerekmektedir. Aksi durumda olumsuz gereken ruhen gerek bedenen ve toplumsal sorunlar yaşanılması kaçınılmazdır...
Yorumlar
Kalan Karakter: