Evet gelelim Kayseri Şekeri kim yada kimlerin yönettiğine.
Ondan önce şunu belirtmeliyim ki Kayseri’yi yöneten tüm büyüklerime sadece şunu söylemek isterim.
"Milletimiz çiftçidir. Milletin çiftçilikteki çalışma imkânlarını, asri ve iktisadi tedbirlerle en yüksek seviyeye çıkarmalıyız" "Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi,gerçek üretici olan köylüdür." "Eğer milletimizin büyükçoğunluğu çiftçi olmasaydı, biz bu gün dünya üzerinde olmayacaktık."Mustafa Kemal Atatürk.
Sizin yönettiğiniz bu şehrin bir kurumundan çiftçileri ve işçileri sorgusuz sualsiz işten çıkartıldılar ve siz tek kelime etmediniz. Şehrimizin hiçbir milletvekili, il ve ilçe belediye başkanları ve bu şehri yönetenler sessiz kalırken bizim şehrimizle hiç alakası olmayan bir genel başkan kürsüye çıkıp “Kayseri Şeker’de büyük vurgun var, vurguncu var, o vurguncunun tepesine bineceğiz” dedi oralı olmadınız, hesap sormadınız.
Soruyorum size “Kayseri Şeker Fabrikasını Kim Yönetiyor?”
Hadi hesap soramadınız, “Hayırdır neler oluyor bu Kayseri Şeker’de” demediniz, dediyseniz de kamuoyu ve işten çıkarılan işçiler bunu duymadı.
Ama ne hikmetse kürsüye çıkıp Kayseri Şeker’de büyük vurgun var, o vurguncunun tepesine bineceğiz diyen Doğu Perinçek bu şehirden uzak olmasına rağmen burada yaşananları duydu.
Bunu bu şehri yönetenler olarak kendinize sormalısınız bence.
Ve o kurumun başında olan Sayın Hüseyin Akay beye sormalısınız “Sayın Başkan neden bu söylenenlere cevap vermiyorsunuz?” diye.
Eve sayın başkan kapalı kapılar ardında cevap veriyor ve diyor ki “Biz 75 kişiyi işten çıkarmadık, sadece 13 kişi çıkarttık.” Peki, sayın başkan yalan söyleyecek değilsiniz ya. O zaman çıkın işlerinden çıkardığınız 13 kişiyi isim isim sebepleri ile birlikteaçıklayın. Bende size işten çıkarılan 75 kişinin isimleriyle ve sebepleriyle açıklayayım hatta işlerine son verildiği tarihlere kadar.
Ayrıca diyorsunuz ya Kayseri Şeker Fabrikasından çıkarılan işçiler kurum dışına bilgi belge çıkarttılar o yüzden işten çıkarttık diye.
O zaman sayın başkan bunu belgeleriyle ispatlayın, bende hali hazırda fabrikada hala görev yapan, bu işçilerin çıkartıldıkları tarihten çok sonra, hangi birimlerden bilgi belge çıkartmış açıklayayım bakalım bilgi belge çıkartan sizin yakınınızda olanlar mı çalışan gariban işçiler mi görelim.
Siz bir TV kanalında gölbaşında Genel Kurulun hemen sonrasında yaptığınız bir canlı yayında zaten size oy vermeyenleri kaza benzetip onları şimdi nasıl yoluyorum göreceksiniz demiştiniz. Yani zaten siz size oy vermedikleri için işçi ve çiftçi yakınlarını çıkartacağınızı o yayında itiraf etmiştiniz. Ha biz bu kelimeler yanlış anladıysak o zaman açıklar mısınız bu yolacağınız kazlar kim?
Ve soruyorum “Kayseri Şeker Fabrikasını Kim Yönetiyor?”
Sayın başkan sonraki yazımda tarih ve zamanda vererek açıklayacağım.
Şimdi direk sayın başkan Hüseyin Akay Bey’e soruyorum çok zaman önce sizinle alakalı çıkan yazışmaları hatırlarsınız. Ben buradan detayını tabi ki de açıklamayacağım zaten kamuoyuna yansımıştı. Ama benim sorum yazışmaların kamuoyuna yansımasının ardından, yazışmalar ile ilgili kişi veya kişilerin bir yakını bir şekilde, fabrikada işe alındımı?
Sonrasında bu kişinin maddi durumu çok zayıfken birden zenginleşerek villa ve son model arabalara nasıl sahip oldu. Şahsen ben çok merak ediyorum.
Hatta yine bu bilgileri veren kaynaklarımın bana söylediğine göre bu şahsın çok fena dövüldüğünü ve sonrasında kendilerinin de anlam veremedikleri şekilde birden zenginleştiğine ve villada oturmaya nasıl geçtiğine hatta mercedes marka arabalara binmeye başladığını şaşırdıklarını da aktardılar.
Soruyorum sayın başkan bunlardan bilginiz var mı yok mu?
Aklıma gelmişken Turhal’da makam arabasıyla kaza yapan asıl arkadaş ile ilgili ne işlem yapıldı? Kamuoyu sizden cevap bekliyor Sayın Başkan?
Kalın Sağlıcakla…
Yorumlar
Kalan Karakter: