Kayseri Şeker’in sahte trolleri!

Bildiğiniz üzere uzun süredir Kayseri Şeker Fabrikasında yapılan yanlışlıkları elimdeki bilgi ve belge ışığında yazıyorum.

Tabiki de bundan rahatsız olan kesim belli. Rahatsız olmaları da normal.

Gelelim trollere…

Köşe yazılarıma yorum yazan arkadaşlar var.

Tabiki de benim bu yazıları yazmam ne kadar doğalsa, yazılan bir köşe yazısına kendi fikirlerinizi hakaret etmeden yazma hakkına herkes sahiptir.

Buraya kadar her şey normal…

Ben köşe yazılarımı ‘MAHLAS’ kullanarak farklı bir isimle yazmıyorum. Yusuf Ağaşe ismimle yazıyorum.

Ben sosyal medya mecralarında (Facebook, Twitter,) yazmıyorum. Gastepress.com gibi kamuoyuna açık bir haber sitesinde yazıyorum.

Eğer sizlerde yorum yapacaksanız hatta hakarette edecekseniz korkmadan, yüreklice kendi adınızı yazarak yorum yapacaksınız.

Bu sözlerim kime?

Bu sözlerim son zamanlarda ‘Ali Cabbar’ sahte isimle yazılarımın altına yorum yapan arkadaşa.

Bu arkadaş yazıyor ama yüreği yok, kendi ismiyle yorum yapmaya…

Neden mi yüreği yok?

Çünkü IP adresinden baktığımızda Kayseri Şeker Fabrikası A.Ş şirketi çıkıyor.

Şimdi sözüm Kayseri Şeker Fabrikası Yönetimine böyle küçük, basit oyunlarla, Kayseri Şeker Fabrikasından birilerine yorum yaptırmayla olmaz.

Bunun ispatını isterseniz diğer yazılarımda da söylediğim gibi, bu ülkenin Adli makamları var, baş vurursunuz onlarda benden bu yazdıklarımın belgelerini isterler bende Adalete yardım etmek adına yazdığım bu yazılarla ilgili tabiî ki de tüm bilgi belge hepsini vermeye hazırım.

Çok şükür ben ‘Çiğ yemedim ki karnım ağrısın’ Kayseri Şeker Fabrikası ve Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi ile ilgili bugüne kadar yazdığım yazıların hepsinin bilgisi, belgesi vardır dediğim gibi gerekli mercilere de istendiği takdirde vermeye de hazırım.

* * * * * * 

Gelelim asıl konumuza…

Memduh Başkan beni çok çok şaşırttı….

Hatırlarsınız “Başkan Akay'dan Memduh Büyükkılıç'ı üzecek sözler!” başlıklı yazımda Sayın Hüseyin Akay beyin kendi odasında iki kişinin arasında geçen bir konuşmadan bahsetmiştim. Ve yine her zaman ki gibi kendisine sorular yöneltmiştim.

Ve Bu şehrin şehremini olan, abisi olan Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanımız Memduh Büyükkılıç için sayın Hüseyin Akay’ın söylediği sözleri açık açık yazmıştım.

Sevgili başkanım Memduh bey;

Sayın Hüseyin Akay bey’in Kayseri’nin bütün siyasilerini ve bürokratlarını, Tokat bürokrat ve siyasileri ile kıyaslayıp Tokat’lıların kendilerini el üstünde tuttuğunu, Kayseri’dekilerin ise maksatlarının fabrikayı köşeye sıkıştırıp, menfaat sağlamaya çalışmaktan ibaret olduğunu ve özellikle de bizzat sizin adınızı kullanarak, bir ton hoş olmayan sözlerinden sonra, hatırlatmak gerekirse sizin insan olmadığınız, önce insan olmanız gerektiği gibi hakaret içeren ağır sözler kullanarak eleştirdiğini belgelerinin de mevcut olduğunu belirterek yazmıştım.

Bunları okumadıysanız bile duymamış olmanız imkansız.

Bunca şeyi bilmenize rağmen 15 Temmuz anma töreninde bir araya gelip, sonrasında resim çektirip, hiç bir şey olmamış ve duymamış gibi ilişkinize devam ediyor olmanızı hayretler içerisinde izledim.

Sonrasında normal görüşmelerinize devam ediyor olmanız gerçekten şaşırtıcı.

Sayın başkanım, siz benim ve Kayseri halkının şehr-i eminisiniz. Bizlerin dahi zoruna giden bu sözler karşısında hala susuyor olmanız ve ilişkinizi ve bu samimiyeti devam ettiriyor olmanız gerçekten üzücü. Belki bilmediğimiz başka başka derin mevzular var ve boşuna kafa yorup, dil döküyoruz.

Fakat Özhaseki bakanımızda yıllarca şehr-i emin olarak bu şehre hizmetlerde bulundu ve  kendisinin hiçbir ağır söz yada hakarete maruz kaldığını görmedik, duymadık. Şahsınız adına bu durumu kabullenebilseniz dahi makamınızın ağırlığı yüzü suyu hürmetine gerekli tepkiyi göstermeliydiniz.

Şimdi önceki yazımda bu konu ile ilgili olan sayın Hüseyin Akay beye sorduğum soruları tekrar hatırlatıyorum ve o soruları buradan tekrar paylaşıyorum.

SORU: Sayın Başkan, bu şehrin Şehremini olarak gördüğümüz bu şehrin ağabeylerinden olan Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Memduh Büyükkılıç için, “Kayseri'nin siyasilerinin üzerinde bir bezginlik var, bir bıkkınlık, bir yorulmuşluk, bir vazgeçmişlik var. Memduh Başkan bir gün gelipte, Sayın Başkan fabrikamız nasıl gidiyor, şekeri şöyle yapalım, şekeri şöyle güzelleştirelim diye bir şey söylemedi, ama bunları söylemek için önce insan olmak lazım, adam olmak lazım” dediniz mi, demediniz mi?

SORU: Mesela yine konuşmalarınızda “Tokatlı siyasiler, Tokatlı Vali, Kaymakamlar, Belediye Başkanı, Sivil Toplum Kuruluşları'nın Başkanları, yöneticileri, Tokatlı vatandaşlar, o bölgenin çiftçileri, çalışanları bizi el üstünde tutuyorlar. Kayseri’deki gibi buraya nasıl darbe vururuz, nasıl sıkıntı oluştururuz, nasıl para kopartırız derdinde değiller” diyerek bizim bürokratlarımızla kıyaslama yaptınız mı? Yapmadınız mı?

Kalın Sağlıcakla…