Kim ne derse desin, Bu şehrin OSB'sine 8 ay boyunca Müfettişler girdi ve çıktı. Sonucunda da 407 sayfalık rapor ile bu şehir den ayrıldılar. Zaman zaman bu 407 sayfalık rapor sosyal medya hesaplarında boy gösterdi. Ve o rapor da yazılanlar yenilir yutulur cinsten de değildi. Sonuçta bu yazılan çizilenleri biz değil devletin müfettişleri hazırladı.

Ayrıca bu şehrin Milletvekili Televizyonlara çıkıp OSB için şu cümleleri kullandı.

Sayın Elitaş  Kayseri TV1 ekranlarında Gazeteci arkadaşımız Doğan Havur'un sunduğu programda aynen şunları söyledi.

"Ben halkın avukatıyım, nerede haksızlık, yolsuzluk varsa ben oradayım. Eğer yolsuzluğun, haksızlığın menfaatin üzerine gitmiyorsam demek ki bir korku, sırtımda kamburum var demektir. Birileri ahlaksızsa, terbiyesizce, haysiyetsizce birilerinden kurtulmak için ‘vatan haini’ ibaresini kullanıyorsa o kişi haysiyetsizdir." dedi.

Ve Elitaş sözlerine aynen şöyle devam etti.

''Devletten hesap sormaya çalışan zihniyet, yönetim kurulundan hesap sormaya korkuyor!
Denetimden kimse korkmasın. Bizim her şeyimiz ortada. Benim denetlemek gibi kabiliyetim yoksa sanayi bakanlığı müfettişleri denetleyecek bunda korkulacak ne var ki? Bizi vergi dairesi denetlemiyor mu? Müfettişlerin hiçbirini de bilmem. Adil şekilde görevini yapsınlar. Birilerini arayıp, yalvarıp bu müfettişleri üzerimizden çekin diyorsa yanlış yapıyorlar. Demek ki korkuları var. Kimseyle kişisel bir sorunum yok. Haksızlık karşısında dururum. Millet beni hakkımı koru diye seçti. Şu belediyede bir yolsuzluk var deseler üzerine gitmezsem namerdim.'' demişti.

Bakın bu sözleri bizler değil bu şehrin vekili TV Ekranlarında söyledi.

Bunları hatırlatmak istedim çünki OSB'de gerçekten çok büyük yanlış ve hatalar yapıldı. İnsanlar ''vatan hainisin'' denilerek işten atıldı.

Gelelim sayıştay raporuna.

Mesela Sanayiciye tahsis edilmesi gereken parseller ile ilgili aynen şu ifadeler kullanılmış.
 
Bahse konu yapı kullanım izin belgeleri Organize sanayi bölgeleri uygulama yönetmeliği ve 3194 sayılı İmar kanununa aykırı olarak düzenlendiği, bu belgelerde ki usulsüz imzalar ile 17.olağan Seçimli Genel Kurula şaibe karıştırıldığı,

Şüphelilerden 05/05/2015 - 19/04/2019 tarihleri arasında görev yapan T....N...,
A....Y.....,  A.....Ö...., Organize Sanayi bölgeleri uygulama yönetmeliğinin 44.maddesi , 3194 sayılı İmar kanunun 32 ve 42. maddesi gereğince kaçak yapılaşmaya yaptırım yapılması gerekirken ilgili şahıslar yönetim kurulunu bilgilendirmeyerek görevlerini kötüye kullandkları,

Kayseri Organize Bölgesi'nde imar kirliliği yapan firmalara tarafından tutulan Kaçak Yapı Tutanaklarının Organize Sanayi Bölgeleri yönetmeliğinin 44. maddesine ve 3194 sayılı imar kanununa göre işlem yapılması gerekirken A....Y..., A....Ö...., ve T....N...., Yönetim kurulunda gündeme alınıp karar alınmasını engellediklerinden dolayı görevi kötüye kullandıkları,
 
Sayın başkan büyük ihtimal siz bu raporlarda bunlarıda görmemiş, duymamışsınızdır.

Bakın Orda diyorki Yönetim kurulunda gündeme alınıp karar alınmasını engellediklerinden dolayı görevi kötüye kullandıkları,diyor raporda.

Sayın Başkan bunu görmemiştir kesin.

Eğer yetkili merciler bu konuyu 5237 sayılı imar kanuna muhalefet olarak değerlendirirlerse durum çok vahim bir hal alır .5237 nolu kanuna göre her bir muhalefet suçu 1-ila 5 yıl arasında paraya çevrilmeyen ceza ön görüyor 79 parsel için uygunsuz izin verildiği düşünülürse ceza rakamının nasıl oluşacağını tahmin etmek hiçte zor olmasa gerek.

Bu konu her ne şekilde (görevi kötüye kullanma veya imar kanuna muhalefet ) değerlendirilirse değerlendirilsin ortada bir sorun var. Bu sorunun nasıl sonuçlanacağını ise önumuzde ki gunlerde hep beraber göreceğiz.

İşte yine bu yazımıda burda sonladırmak istiyorum çünki dedim ya daha önceki yazılarımda hep sona yazdığım bişe var. Yine o sözle bitirmek istiyorum.

Bu kadar aşikar kirliliklere bu ülkenin yargısı ve gerekli kurumları er geç el koyacaktır ancak "GEÇ GELEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR" sözünü hatırlatmak isterim.

Kalın sağlıcakla...