CHP Kayseri Hukuk İşlerinden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Niyazi Ünalmış, “Genel seçimlerden hemen sonra sürekli Anayasa Değişikliği gündemi oluşturmaya çalışan ve kamuoyunda yeterli çoğunluğu vermediği AKP iktidarı, yapay krizlerle Anayasa Değişikliği yapmak istemektedir. CHP örgütleri başta olmak üzere, Türk halkı bu yapay krize en güzel tepkiyi vermiş, milletvekillerimiz mecliste adalet nöbeti tutmaya başlamışlardır. Yine Türkiye Barolar Birliği ve Barolarımız AYM’den Yargıtay’a adalet yürüyüşü düzenlemişlerdir, demokratik eylemler devam etmektedir. Mesele, Can Atalay’ın özgürlük meselesi değil, hukuk devleti ilkelerini, tek adam rejimine teslim edip etmeme meselesidir” dedi.Cumhuriyet Halk Partisi tarafından, Adalet-Hukuk krizine yönelik ve ‘İktidar eliyle Yargıtay’ın Hukuk Darbesi’ temalı, 81 il genelinde ortak basın açıklaması yapıldı.
TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın 13 Temmuz tarihinde, Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’ne yapılan tahliye başvurusunun reddedildiğini söyleyen CHP Kayseri Hukuk İşlerinden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Niyazi Ünalmış, “Red kararı aleyhine Yargıtay 4’üncü Ceza Dairesi’ne yapılan itiraz başvurusu da reddedilmiştir. Can Atalay tarafından, 20 Temmuzda Anayasa Mahkemesi’ne adil yargılanma, seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma ve kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle müracaat edilmiştir. 25 Ekim tarihinde Anayasa Mahkemesi tarafından ‘seçilme ve siyasi faaliyette bulunma’ ve ‘kişi hürriyeti ve güvenliği’ haklarının ihlal edildiğine karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin kararı çok açıktır; Atalay’ın yargılandığı yerel İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi ise bu konuda yetkisi olmamasına ve Anayasa Mahkemesi’nin kararı çok açık olasına rağmen dosyayı Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararı doğrultusunda karar verilmek üzere Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’ne göndermiş, krizin fitilini ateşlemiştir. 8 Kasım 2023 tarihinde, Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi; AYM’nin kesinleşmiş bir hükümden dolayı inceleme yaparak yetkisini aştığını ve Anayasayı ihlal ettiğini gerekçe göstererek Can Atalay’ın hapis cezasının onanmasına ve Atalay hakkında ihlal kararı veren AYM üyeleri hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmasına karar vermiştir. Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi tarafından Anayasanın 153’üncü Maddesi ve Yasama Dokunulmazlığını içeren 83’üncü Maddesi açıkça ihlal edilmiştir” şeklinde konuştu.‘AKP İKTİDARI, YAPAY KRİZLERLE ANAYASAYI DEĞİŞTİRMEK İSTEMEKTEDİR’
AK Parti iktidarının yargı kurumları üzerinden Anayasa Değişikliği gündemi yaratmaya çalıştığını söyleyen Ünalmış, “Krize ve Yargıtay’ın hukuk darbesine giden süreç ve kriz bu şekilde özetlenmişken, iktidar ve avanelerinin, oluşan bu krizden hemen sonra ‘Anayasa Değişikliği’ çığırtkanlığına girmeleri ve bu yönde açıklama yapmaları ise aslında bu krizin ne için çıkarıldığını, yargı kurumları üzerinden kriz çıkartarak kafalarının ardındaki art düşünceyi hayata geçirmek istediklerini açıkça ortaya koymuştur. Genel seçimlerden hemen sonra sürekli Anayasa Değişikliği gündemi oluşturmaya çalışan ve kamuoyunda yeterli çoğunluğu vermediği AKP iktidarı, yapay krizlerle Anayasa Değişikliği yapmak istemektedir. CHP örgütleri başta olmak üzere, Türk halkı bu yapay krize en güzel tepkiyi vermiş, milletvekillerimiz mecliste adalet nöbeti tutmaya başlamışlardır. Yine Türkiye Barolar Birliği ve Barolarımız AYM’den Yargıtay’a adalet yürüyüşü düzenlemişlerdir, demokratik eylemler devam etmektedir. Mesele, Can Atalay’ın özgürlük meselesi değil, hukuk devleti ilkelerini, tek adam rejimine teslim edip etmeme meselesidir” diye konuştu.
TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın 13 Temmuz tarihinde, Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’ne yapılan tahliye başvurusunun reddedildiğini söyleyen CHP Kayseri Hukuk İşlerinden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Niyazi Ünalmış, “Red kararı aleyhine Yargıtay 4’üncü Ceza Dairesi’ne yapılan itiraz başvurusu da reddedilmiştir. Can Atalay tarafından, 20 Temmuzda Anayasa Mahkemesi’ne adil yargılanma, seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma ve kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle müracaat edilmiştir. 25 Ekim tarihinde Anayasa Mahkemesi tarafından ‘seçilme ve siyasi faaliyette bulunma’ ve ‘kişi hürriyeti ve güvenliği’ haklarının ihlal edildiğine karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin kararı çok açıktır; Atalay’ın yargılandığı yerel İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi ise bu konuda yetkisi olmamasına ve Anayasa Mahkemesi’nin kararı çok açık olasına rağmen dosyayı Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararı doğrultusunda karar verilmek üzere Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’ne göndermiş, krizin fitilini ateşlemiştir. 8 Kasım 2023 tarihinde, Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi; AYM’nin kesinleşmiş bir hükümden dolayı inceleme yaparak yetkisini aştığını ve Anayasayı ihlal ettiğini gerekçe göstererek Can Atalay’ın hapis cezasının onanmasına ve Atalay hakkında ihlal kararı veren AYM üyeleri hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmasına karar vermiştir. Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi tarafından Anayasanın 153’üncü Maddesi ve Yasama Dokunulmazlığını içeren 83’üncü Maddesi açıkça ihlal edilmiştir” şeklinde konuştu.‘AKP İKTİDARI, YAPAY KRİZLERLE ANAYASAYI DEĞİŞTİRMEK İSTEMEKTEDİR’
AK Parti iktidarının yargı kurumları üzerinden Anayasa Değişikliği gündemi yaratmaya çalıştığını söyleyen Ünalmış, “Krize ve Yargıtay’ın hukuk darbesine giden süreç ve kriz bu şekilde özetlenmişken, iktidar ve avanelerinin, oluşan bu krizden hemen sonra ‘Anayasa Değişikliği’ çığırtkanlığına girmeleri ve bu yönde açıklama yapmaları ise aslında bu krizin ne için çıkarıldığını, yargı kurumları üzerinden kriz çıkartarak kafalarının ardındaki art düşünceyi hayata geçirmek istediklerini açıkça ortaya koymuştur. Genel seçimlerden hemen sonra sürekli Anayasa Değişikliği gündemi oluşturmaya çalışan ve kamuoyunda yeterli çoğunluğu vermediği AKP iktidarı, yapay krizlerle Anayasa Değişikliği yapmak istemektedir. CHP örgütleri başta olmak üzere, Türk halkı bu yapay krize en güzel tepkiyi vermiş, milletvekillerimiz mecliste adalet nöbeti tutmaya başlamışlardır. Yine Türkiye Barolar Birliği ve Barolarımız AYM’den Yargıtay’a adalet yürüyüşü düzenlemişlerdir, demokratik eylemler devam etmektedir. Mesele, Can Atalay’ın özgürlük meselesi değil, hukuk devleti ilkelerini, tek adam rejimine teslim edip etmeme meselesidir” diye konuştu.