Futbola Kayserispor alt yapısından başlayan İlhan Parlak, 2004 yılından teknik direktör Hikmet Karaman’ın ilk kez şans tanıması ile A takımda forma giydi. Daha sonra Fenerbahçe, Ankaraspor, Ankaragücü ve Karabükspor takımlarında forma giyen İlhan Parlak, 2014 – 2015 sezonunda Kayseri Erciyesspor’a gelerek memleketine döndü. Oradan Gaziantepspor’a giden santrafor ikinci kez Ankaragücü’ne gittikten sonra 2020 – 2021 sezonu öncesi Kayserispor’a geldi. 2022 – 2023 sezonunda 22 lig 3 de Türkiye Kupası maçında forma giyen İlhan Parlak 2023 – 2024 sezonu öncesi Kayserispor’un transfer yasağı olmasına rağmen çağırılmadı. Teknik direktör Çağdaş Atan ile arasında sorun olduğu kaydedilen tecrübeli futbolcu o dönemlere dair ilk kez açıklama yaptı. Spor yazarı ve yorumcusu Atakan Kurt’a konuk olan İlhan Parlak futbol kariyeri ve Kayserispor’dan ayrılışı ile ilgili ilk kez konuştu. “NEREYE GİDİP BAŞARILI OLDUYSAK ORADAN GÖNDERİLDİM”
Kariyeri hakkında konuşan İlhan Parlak, “Nereye gittim başarılı olduysak oradan gönderildim. İnsanlar şunun farkına varmıyor, biz orada binanın kolonlarız. Bazı oyuncular bazı şehirlerde o binaların kolonları. Sen benden daha iyi, daha yetenekli oyuncuyu alabilirsin. Kolunu kaldırdıktan sonra, sen evin için her yerini süslesen ne olur? Biz Karabük'te öyle ben Kayserispor'da da öyle olduğumu düşünüyordum. Çünkü Kayserispor en son geldiğimde, herkes bir hallerdeydi, devamlı hocalar gidiyor, geliyor. Oyuncular böyle şeylerde, bu böyle olmaz. Bir gün Uğur Demirok beni arıyor. ‘Yabancılar toplantı yapıyormuş haberin var mı?’ dedi. Ne toplantısı? Vallahi dedi böyle böyle. Hemen indim bir baktım Sapunaru ile Lopez. Sapunaru iyi güzel adamdır, Lopez oynamıyor ya böyle karıştırmayı severdi. Girdim içeri ‘hayırdır, ne yapıyorsunuz?’ dedim. Sapunaru ‘biliyorsunuz alacaklarımız var biz toplantı yapıyoruz’ dedi. ‘Ya Sapunaru’ dedim küme düşüyoruz. Ne alacağı? Zaten hepimiz neredeyse alacağımızı aldık. Belki bir maaş içeride o da her kulüpte olan şeyler. Siz ne toplantısı yapıyorsunuz? Bir de kaldı ki, niye yabancılarla yapıyorsunuz? Arkamdan Uğur Demirok geldi. ‘Ne oluyor?’ dedi. ‘Sapunaru sen sadece yabancıların mı kaptanısın? Bizim kaptanımız değil misin?’ dedi. Uğur, ‘Biz de çağıracaksın bir şey varsa beraber konuşacağız’ dedi. Biliyorum, orada Lopez ortalığı kaçırıyor. ‘Böyle olmaz’ dedim anlaşırken hep beraber mi anlaştık? Gidin verin FIFA’ya. Ama dertleri o değil, hocayı yemek. Yani kulübe zarar vermek istiyor aslında. Bir daha toplantı falan yok dedik. O dönemde İçeride en çok alacağı olan da benim. Sen bunların önüne geçiyorsun. Ya ben takımın içerisinde, ben işin mutfağındayım. O takımda birlik beraberliği sağlıyorsun. Sırf arkadaşlığın kaynaşması için bahçeli ev tuttum. Mangalı yapıp yemekler yerdik. Yemek yersin oyuncuyla iletişim kurarsın. Yabancı oyuncu geldiği zaman numaramı veririm ‘ben buralıyım’ der herkesin sevgisini kazanırsın. Kayserispor'da işte son futbolu bıraktığımda yerliler zaten yazdı da bütün yabancılar, ‘neden gelmiyorsun?’ diye mesaj attı” açıklamalarında bulundu. “TRANSFER YASAĞI VAR, BEN NASIL OLMAM? YA BİR TEŞEKKÜR BİLE EDİLMEDİ”
Transfer yasağı var, ben nasıl olmam? Ya bir insan çağırmaz mı? Sen bu kadar şey yapıyorsun ama takım başarılı olunca herkes o başarıyı kendine yoruyor. Ya bir teşekkür bile edilmedi. Beni kim yedi? Çağdaş Hoca'yla konuştum. O olabileceğini söyledi. Yani orada şimdiki başkan... Ali Çamlı, Yahyalılı. Görüştüğüm sevdiğim bir abim. Sportif direktör dediğin Murat Duman, kendinin bile öyle bir düşüncesi yokken bu şeyi sağlamışım. E takım başarılı olmuş. Ben o birlikteliği sağlamışın. Hoca ile sıkıntı yaşayan futbolcuyu yemeğe götürmüşsün, anlatmışsın, izah etmişsin. Hep kontakları sağlamışsın. Sıkıntı olduğunda hepsini çözmüşsün, sen onlara yansıtmamışsın. Ve transfer yasağı var. Oyuncu yok diye herkes bas bas bağırıyor. Ya kimse de, demiyor ki ya bu İlhan Parlak nerede? Bu takımın kaptanı nerede. Oyuncu yok da niye bunu çağırmıyorsunuz diye sormuyorlar da. Bu ne kadar ağır. O kadar çok ağırıma gitti ki” ifadesini kullandı.“SAPUNARU’YU KADRO DIŞI KALINCA BÜTÜN KAYSERİ AYAKLANDI İLHAN PARLAK İÇİN BİR KİŞİ SES ETMEDİ”
Deneyimli futbolcu son olarak, “Şimdi ‘takımlara sahip çıkalım’ deniyor. Sen sahip çıkan oyuncuna ne yaptın. Benim hala Kayserispor’dan alacağım var. Bütün maç başlarım duruyor. Sorduğun zaman hak - hukuk kimsenin hakkı yenmiyor. Sen benim hakkımı hala vermedin. Ben bunu federasyon versem şimdi İlhan’ı hain ilan ederler. Biz bu kadar fedakarlık yaptık ne oldu? Sapunaru’yu kadro dışı bıraktılar bütün Kayseri ayaklandı. Sapunaru o kadar şey yapmasına rağmen. İlhan Parlak için bir kişi demedi ki ya bu adam neden yok. Şimdi ne oldu? Ben bunları arkasında bir şey olsun diye yapmadım. Ben karakterim gereği bunları yaptım. Karabük'te de bunu yaptım. Ankaragücü'nde de bunu yaptım. Ama bizim bu tarz oyuncuların maalesef ki insanlar görmüyor. Şimdi de diyorlar ki ‘takıma sahip çık.’ İlk başta takıma sahip çıkan adam harcanıyor. Takımda olan biri ‘İlhan’a bunu yapan bize neler yapmaz. Salağa yatayım paramı alayım’ diye düşünür. Ben öyle düşünürüm. Tabii. Ya niye takıma sahip çıksın? Bana bu insanların yaptıklarından o kadar soğudum ki. Yoksa çok güzel teklifler vardı. Abim dediğim insanlar bana bunu yapıyorsa oynamaya gerek yok. En çok sevdiğim şeyden soğuttular. Yeni yeni artık kendime geliyorum. Güzel projeler düşünceler var. Maalesef ki beklemedik bir anda bıraktım. Maalesef ki böyle bir durum söz konusu oluyor” dedi.
Kariyeri hakkında konuşan İlhan Parlak, “Nereye gittim başarılı olduysak oradan gönderildim. İnsanlar şunun farkına varmıyor, biz orada binanın kolonlarız. Bazı oyuncular bazı şehirlerde o binaların kolonları. Sen benden daha iyi, daha yetenekli oyuncuyu alabilirsin. Kolunu kaldırdıktan sonra, sen evin için her yerini süslesen ne olur? Biz Karabük'te öyle ben Kayserispor'da da öyle olduğumu düşünüyordum. Çünkü Kayserispor en son geldiğimde, herkes bir hallerdeydi, devamlı hocalar gidiyor, geliyor. Oyuncular böyle şeylerde, bu böyle olmaz. Bir gün Uğur Demirok beni arıyor. ‘Yabancılar toplantı yapıyormuş haberin var mı?’ dedi. Ne toplantısı? Vallahi dedi böyle böyle. Hemen indim bir baktım Sapunaru ile Lopez. Sapunaru iyi güzel adamdır, Lopez oynamıyor ya böyle karıştırmayı severdi. Girdim içeri ‘hayırdır, ne yapıyorsunuz?’ dedim. Sapunaru ‘biliyorsunuz alacaklarımız var biz toplantı yapıyoruz’ dedi. ‘Ya Sapunaru’ dedim küme düşüyoruz. Ne alacağı? Zaten hepimiz neredeyse alacağımızı aldık. Belki bir maaş içeride o da her kulüpte olan şeyler. Siz ne toplantısı yapıyorsunuz? Bir de kaldı ki, niye yabancılarla yapıyorsunuz? Arkamdan Uğur Demirok geldi. ‘Ne oluyor?’ dedi. ‘Sapunaru sen sadece yabancıların mı kaptanısın? Bizim kaptanımız değil misin?’ dedi. Uğur, ‘Biz de çağıracaksın bir şey varsa beraber konuşacağız’ dedi. Biliyorum, orada Lopez ortalığı kaçırıyor. ‘Böyle olmaz’ dedim anlaşırken hep beraber mi anlaştık? Gidin verin FIFA’ya. Ama dertleri o değil, hocayı yemek. Yani kulübe zarar vermek istiyor aslında. Bir daha toplantı falan yok dedik. O dönemde İçeride en çok alacağı olan da benim. Sen bunların önüne geçiyorsun. Ya ben takımın içerisinde, ben işin mutfağındayım. O takımda birlik beraberliği sağlıyorsun. Sırf arkadaşlığın kaynaşması için bahçeli ev tuttum. Mangalı yapıp yemekler yerdik. Yemek yersin oyuncuyla iletişim kurarsın. Yabancı oyuncu geldiği zaman numaramı veririm ‘ben buralıyım’ der herkesin sevgisini kazanırsın. Kayserispor'da işte son futbolu bıraktığımda yerliler zaten yazdı da bütün yabancılar, ‘neden gelmiyorsun?’ diye mesaj attı” açıklamalarında bulundu. “TRANSFER YASAĞI VAR, BEN NASIL OLMAM? YA BİR TEŞEKKÜR BİLE EDİLMEDİ”
Transfer yasağı var, ben nasıl olmam? Ya bir insan çağırmaz mı? Sen bu kadar şey yapıyorsun ama takım başarılı olunca herkes o başarıyı kendine yoruyor. Ya bir teşekkür bile edilmedi. Beni kim yedi? Çağdaş Hoca'yla konuştum. O olabileceğini söyledi. Yani orada şimdiki başkan... Ali Çamlı, Yahyalılı. Görüştüğüm sevdiğim bir abim. Sportif direktör dediğin Murat Duman, kendinin bile öyle bir düşüncesi yokken bu şeyi sağlamışım. E takım başarılı olmuş. Ben o birlikteliği sağlamışın. Hoca ile sıkıntı yaşayan futbolcuyu yemeğe götürmüşsün, anlatmışsın, izah etmişsin. Hep kontakları sağlamışsın. Sıkıntı olduğunda hepsini çözmüşsün, sen onlara yansıtmamışsın. Ve transfer yasağı var. Oyuncu yok diye herkes bas bas bağırıyor. Ya kimse de, demiyor ki ya bu İlhan Parlak nerede? Bu takımın kaptanı nerede. Oyuncu yok da niye bunu çağırmıyorsunuz diye sormuyorlar da. Bu ne kadar ağır. O kadar çok ağırıma gitti ki” ifadesini kullandı.“SAPUNARU’YU KADRO DIŞI KALINCA BÜTÜN KAYSERİ AYAKLANDI İLHAN PARLAK İÇİN BİR KİŞİ SES ETMEDİ”
Deneyimli futbolcu son olarak, “Şimdi ‘takımlara sahip çıkalım’ deniyor. Sen sahip çıkan oyuncuna ne yaptın. Benim hala Kayserispor’dan alacağım var. Bütün maç başlarım duruyor. Sorduğun zaman hak - hukuk kimsenin hakkı yenmiyor. Sen benim hakkımı hala vermedin. Ben bunu federasyon versem şimdi İlhan’ı hain ilan ederler. Biz bu kadar fedakarlık yaptık ne oldu? Sapunaru’yu kadro dışı bıraktılar bütün Kayseri ayaklandı. Sapunaru o kadar şey yapmasına rağmen. İlhan Parlak için bir kişi demedi ki ya bu adam neden yok. Şimdi ne oldu? Ben bunları arkasında bir şey olsun diye yapmadım. Ben karakterim gereği bunları yaptım. Karabük'te de bunu yaptım. Ankaragücü'nde de bunu yaptım. Ama bizim bu tarz oyuncuların maalesef ki insanlar görmüyor. Şimdi de diyorlar ki ‘takıma sahip çık.’ İlk başta takıma sahip çıkan adam harcanıyor. Takımda olan biri ‘İlhan’a bunu yapan bize neler yapmaz. Salağa yatayım paramı alayım’ diye düşünür. Ben öyle düşünürüm. Tabii. Ya niye takıma sahip çıksın? Bana bu insanların yaptıklarından o kadar soğudum ki. Yoksa çok güzel teklifler vardı. Abim dediğim insanlar bana bunu yapıyorsa oynamaya gerek yok. En çok sevdiğim şeyden soğuttular. Yeni yeni artık kendime geliyorum. Güzel projeler düşünceler var. Maalesef ki beklemedik bir anda bıraktım. Maalesef ki böyle bir durum söz konusu oluyor” dedi.