Değerli dostlar cümleten merhaba uzunca bir zaman oldu malum. Ama boş durmadım yazımın sonunda kısaca bahsedeceğim. Korona virüs pandemisi dengemizi çok bozdu.
Bu meseleyi size otobanda 150 km hızla giden bir aracınel freninin çekmesi üzerinden özetleyelim. El frenine birden asılınca aracın dengesi bozuldu arabanın içerisinde ne var ise eşyalar, insanlar arabanın içerisinde oradan oraya savruldu, kimi arabandan fırladı, kimi üst üste yığıldı. Tedbirli olan veya tedbirli olma imkanı olanlara, emniyet kemeri takılı olanlara çok fazla bir şey olmadı. Ama yolcuların çoğunun zaten emniyet kemeri de yoktu. Hayat denen bu araçta yer edinebilmek için zaten zar zor bilet bulabilmişler ve ancak ayakta yolculuk edebiliyorlardı. Neredeyse pamuk ipliği ile biryerlere tutunabiliyorlardı. Hal böyle olunca da tabiri caiz ise yaralanmalar ve can kayıpları bir hayli fazla oldu.
Bugün benim çağrım emniyet kemeri takılı olanlara. Ay sonunda maaşı tıkır tıkır yatanlara veya sıcacık evinde otururken her ay sonunda sıcacık paraları hesabına yatan elitlere, zenginlere. Biliyorsunuz dünyadaki ekonomiyi anlı şanlı fabrikalar değil yanında üç beş kişi çalıştıran küçük işletmeler, orta ölçekli işletmeler ve esnaflar ayakta tutar. Bu sektörde ülkemizde de milyonlarca kişi çalışıyor. Bu insanların zaten normalde çok fazla paraları yoktur. Ay sonunda işçisinin maaşını, işyerinin vergisini, faturalarını ödedikten sonra işçisinden biraz daha fazla kendi cebine kalırdı. İşçilerin durumu ise patrondan daha sıkıntılıdır çünkü daha az bir geliri var zaten malum. Pandemi nedeni ile bu insanlar şuan ciddi sıkıntıda ve bu sıkıntılar giderek insanları boğmaya da başlıyor. Aile içi huzursuzluklar baş gösteriyor. Evin babasında eve para getirememenin yarattığı huzursuzluk var, evlatlarına karşı mahcubiyet var, kira var, fatura var, var oğlu var yani. Bunu acıyı stresi ancak çeken bilir. İşyerleri kapanıyor, insanlar iflas ediyor, hayat standartları değişiyor önceden ulaşabildikleri imkanların artık önünden bile geçemiyor geçmek istemiyor bazıları tanınmak dahi istemiyor. Anlayacağınız toplumda alarm zilleri çalıyor.
Ülkemin güzel insanları sadakayı ihmal etmeyin ancak derdim size sadaka dağıtın demek değil. Bu dönemde maddi sıkıntı çekmeyen, maaşı gününde yatan, hali vakti yerinde vatandaşlar biraz para harcayın önceden olduğu gibi restoranda yemeğe gidemiyorsunuz en azından hafta da bir eve yemek söyleyin söyleyinki restorandaki aşçı işinden olmasın, garson paket yapsın işinden olmasıni kurye size yemeği ulaştırsın, gelen kuryenin cebinie üç beş kuruş para bırakın.
Önceden facebook ta şurda burda ‘’ay ben şooorda yemek yerken ‘’ paylaşımı yapmak için ödediğiniz paranın yarısına mal olur emin olun. Yiyin için israf etmeyin düsturuna uyarak. Elbise ihtiyacınız, ayakkabı ihtiyacınız varsa alın belki seneye giyeceğiniz ayakkabıyı da bu defalık bugünden alın. Ne bileyim kendinize şık bir koltuk alın bugünlerin hatırasına. Sonra birgün o koltukta oturup torunlarınıza anlatırsınız o koltuğun hikayesini.
Ülkede para yok yalanına hiç inanmıyorum. Para var ama herkeste yok. Bugün bankalarda 200 milyar dolardan fazla para bu milletin insanlarına ait. Yastık altında 5000 ton altın var. Kaçmilyar dolar yastık altında bilmiyoruz. Kaçmilyar Euro yastık altında bilmiyoruz. Ama bankada olanlardan en az 5 kat daha fazla olduğuna inanıyorum ben. Bu paraların birazını bu dönemde harcayın yoksa zaten siz ölünce çoğunuzun evlatları bu paralar için birbirine girecek. Evladınızın ihtiyacı varsa onlara sağlığınızdayken biraz verin. Sonra yattığınız yerde sizi ters döndürmesin çocuklar. Vefa destek gruplarına STK‘lara gerek maddi, gerek gönüllü olarak oda elinizden gelmiyorsa dua ederek destek olun. Aş evlerine destek olun, öğrencilere destek olun, komşunuza destek olun. Bırakın ufak tefek tamirleri siz yapmayın usta çağırın bir çok usta kalfa evinde işsiz oturuyor. Hakkaniyet ölçüsünde emeğinin karşılığını verin. Kiralarda gücünüz yettiğince indirim yapın hiç bir şey yapamıyorsanız bari zam yapmayın. Arabanızı kendiniz yıkamayın. Ayakkabınızı kendiniz boyamayın, ihtiyacı olanlara gıda paketleri gönderin veya market çek kartları dağıtın bu iş sadece ramazanda yapılacak diye bir kaide yok. Birilerinin faturaların ödeyiverin. Öğrencilere internet alın, tablet alın hediye edin. Herşeyi yastığınızı altına istiflemeyin belki onun içerisinde haram lokma vardır ve geceleri o haram lokma bir yılan gibi sizi sokuverir maazallah...
Şunun şurasında 6 aylık bir sıkıntılı dönem olduğunu tahmin ediyorum bu süre zarfında insanımıza karşı duyarlı olalım. Sevelim sevilelim bu dünya emin olun kimseye kalmaz. Yiğit ölür namı kalır geriye. Beni dünyada gördüğümde en mutlu eden görüntülerden biri, koltuğunun altına ekmeği ile evine seri adımlarla yürüyen bir baba görüntüsüdür. Yarabbi bugün de bir aile bir veya birkaç çocuk yatağa aç girmeyecek diye şükrederim. Paylaşın parayı imkanı duayı paylaşın…
Elbet bu olağanüstü hallerin dünyada birçok kalıcı etkisi olacak. Hemde çok büyük etkileri olacak. Memuriyetten iş hayatına, esnaflıktan, fabrikalara, sağlıktan, ekonomik dengelere bir çok etkisi olacak bu yazımda anlatmak istiyordum ancak çok uzun olacak. Bunu başkabir yazımızda değineceğimİnşaAllah…
Yazımın başında boş durmadım demiştim…
Bu değişimleri ön görerek karınca kararınca bazı faaliyetler yürütüyoruz. Bu süre zarfında ARIGEN Yapay Zeka ve Yeni nesil Teknolojiler AŞ şirketini kurduk milli yapay zeka sistemleri oluşturma gayreti içerisindeyiz, yerli cihaz üretme çalışmalarımız devam ediyor. Öğrencilerimize yeni nesil teknolojiler ve multidisipliner çalışmalar hakkında rehberlik etmeye çalışıyoruz. Kendi projelerimizin sayılarını artırıyor ve çeşitlendiriyoruz.
Herşey bu memleket, bu millet ve tüm dünya insanlarının huzuru ve barışı için….
Kalın sağlıcakla…
Halil Kardeşim Yazı.Güzel Olmuş Tebrikler Ama Madalyolunun birde öbür yüzü var o da şu Avrupalı veya gelişmiş ülkelerde halk Devleti'nin refahını düşünür devlet de halkının refahını düşünür ama bizim seçtiğimiz vekiller öyle düşünmezler hep kendilerini düşünürler devlet akıllarına gelmez halkın refahını düşünmezler güya müslümanın peygamberin ahlakı adaleti hiç akıllarına gelmez konuşacak çok şey var ama ne diyeyim başımızdakiler örnek olacak ki bizde tabi olalım Saygılar
Hocam ağzına, yüreğine ve kalemine sağlık. Ne kadar güzel ve yerinde tespitler yapmışsın. Çok haklısın. Örnek verdiğiniz gibi aslında dediğin gibi İslamdaki sadaka sistemi düzgün işlese bugün ihtiyaç sahibi kalmaz.
Yine yüce gönlünüzle farklı bir yerden bakmışsınız hocam.. Ne mutlu bu ülkeyeki sizin gibi düşünen bunları kaleme alan paylaşan insanlar var.. Üreten beyniniz kocaman yüreğiniz ve kalem tutan elleriniz dert görmesin iyi ki varsınız...
Çok teşekkur ederim Bediz Hanım... Çok naziksiniz... Bunlari sizden duymak bizim icin önemli ... Saygilarimla..
Çok güzel aile yi insanlığı nasılda güzel ifade etmiş siniz yüreğinize dokunuyorsunuz emeğinize sağlık Allah razı olsun
Allah sizden razı olsun.. bir farkındalık oluşturabildik ise ne mutlu
Sevgili Hocam, harika bir makaleniz daha insana, aileye, topluma dokunuyor.... selam olsun...
Şahane bi yazı olmuş. Kalemine sağlık Halil hocam
Allah razı olsun. Çok güzel bir makale olmuş.
ÇOK GÜZEL YAZMIŞINIZ ÖZELLİKLE PAZARDA MÜŞTERİSİ AZ OLAN , SATACAĞI MALZEMESİ AZ OLAN SATICILARA İNSANLARA KARŞI DA LÜTFEN DUYARLI OLALIM
Teşekkürler hocam
Hcm güzel paylaşım yazısı olmuş çok güzel anlatmışsınız.Çalışmalarınız için başarılar dilerim...
Allah razı olsun sayın hocam. Allah emeklerinizi zayi etmesin.
Paylaştıkça çoğalacak... Fikirlerinize katılmamak elde değil. Bu durumdan faydalanmaya çalışan insan sayısı az değil. Fakat madalyonun öteki yüzü de var. Devletten alacaklı olan firma sayısı hiç te az değil. Yıllarca bekleyen fakat buna rağmen çalışanlarının maaşını / SSK'sını bir gün aksatmayan patronlar da var bu ülkede. Bu tavsiyeleri öncelikle devlet uygulamalı ki, özel sektör de ödemeler aşağılara doğru yayılsın.