Kıymetli dostlarım, Millet olarak nasıl yönetilemediğimizi aslında nasıl içi boş bir hükümet olduğunu ibretle ve hayretle izliyoruz. Bundan daha kötü ne olabilir ki, dediğimiz her şeyden sonra iktidar yetkilileri ve ortakları bizleri şaşırtmadan hemen daha kötüsünü önümüze getiriyorlar. Bakalım bu sefer neler olmuş onları konuşalım…
Yaşadığımız afetten sonra iktidara karşı hükümet istifa sesleri her yerden yükselmeye başladı. Vatandaş kendisine sahip çıkmayan hükümeti istemediğini açık açık dile getirmeye başladı artık. Bizlerin yüz yıllardır ‘’insanı yaşat ki devlet yaşasın’’ mantığı ile yönetilen Türk Devletlerimiz vardı. Ama son 20 yılda geldiğimiz nokta hükümet yetkilileri yaşasın, vatandaş sürünsün mantığında. Bizler tarih boyunca ‘’Devlet-i Ebed Müddet’’ anlayışına sahip bir milletiz. Devletini her şeyin üstünde tutan bir inancımız var bizim… Ama günümüzde hükümet ile devleti ayırt edemeyen bir yapı var. Hükümet=Devlet zannediyorlar. Bu yanlış! Devletimiz 2200 yıllık kadim bir devlettir. Ama hükümet, devletin bir organıdır. Ve bu organ artık işlevini yitirdi. Bunu oynanan futbol müsabakalarından da görebiliyoruz. Ülkemizin en büyük STK’ları olan kulüplerimizin taraftarları Hükümet İstifa diye bağırıyor. Peki Hükümet ve ortakları ne yapıyor? Müsabakaların seyircisiz oynanmasını istiyor. En ufak bir tepki geldi; maçlar seyircisiz, internet erişimi kesilsin, medyaya yakın yasağı gelsin, kişiler ve kuruluşlar baskı altına alınsın vs. Ama iktidar ve ortağı hiç sorumluluk almasın.
Vatandaş istifa seslerini yükseltirken, bazı siyasiler bunu yanlış anlayıp spor kulüplerinden istifa etti. Bende hakikaten bunu hayretle karşıladım. Halbuki asıl istifa etmeleri gereken yer kulüpleri değil, makamlarıdır.
TV kanallarından öğrendik ki AHBAP, KIZILAY’dan çadır satın almış. Soru şu: Millete yardım amaçlı elinde çadır bulunduran KIZILAY, neden çadırı satmak yerine dağıtmadı? Neden AHBAP’ın çadır için harcayacağı parayı başka yerde harcamasını sağlamadı. Hadi bunu geçtik diyelim, birinci önceliği insanların yemek ihtiyacını karşılamak olan KIZILAY neden AHBAP’a elindeki konserveleri sattı. Bir yardım kuruluşu olan KIZILAY dileriz ki bu misyonunu doğru bir şekilde devam ettirir. Bizler büyük acılar ve derin üzüntüler içindeyken, bir de bu soru işaretleri ile uğraşıyor olmak acı verici.
Şunu unutmayalım insanlar deprem bölgesinde, evinde, kafe de, iş yerinde, kahvehane de, stadyumlarda artık hükümetin miadını doldurduğunu düşünüp istifa etmesini söylüyorsa bunu iyi anlamak lazım. Vatana Millete ve Dine Devlete hayırlı olacak bir değişimin yakın olduğunun da işaretidir.
Ne diyor Mehmet Akif Ersoy: ‘’Doğacaktır sana vaat ettiği günler hakkın, kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın ‘’