Değerli okurlarımız, 2019 yılının son çeyreğinde Ülkemiz gündemine düşmüş gibi görünen Libya meselesi. Aslında Ülkeyi Osmanlı döneminden, Kurtuluş Savaşına ve sonrasına günümüze kadar ilgilendirmektedir.
Şöyle ki; Libya Osmanlı Döneminde ’de Akdeniz’e uzanan kıyı şeridi nedeniyle önemli coğrafyadan birisi olmuştur. Osmanlı’nın yıkılması, Halifeliğin kaldırılması sonrası, Tüm İslam Âlemi gibi Afrika coğrafyasındaki diğer Müslüman Ülkelerle birlikte Libya’da yalnız bırakılmıştır…
Ancak; Yüce Allah’ın takdiri ile Avrupa, Amerika, İngiltere İsrail gibi Siyonist Devletlerin diktatör olarak nitelendirdiği, Libya halkının bağrından çıkan Muammer Kaddafi Liderliğinde Libya özgürlüğüne kavuşmuş ve Libya Güneşi olduğunun çok geç farkına varılan Albay Muammer Kaddafi, zamanında en parlak dönemlerini yaşamıştır…
Albay Muammer Kaddafi döneminde Libya halkı elektrik, su, yakıt, enerji, konut ve diğer sosyal ihtiyaçlarına bedelsiz olarak ulaşabilme şansına ulaşmıştır. Bu dönemde Libya’da her şey mükemmeldi...
Bizdeki FETO Irak’taki Kesni-Zani tarikatı gibi aynı Organizasyonun elemanları, Arap Birliği’nin içindeki Siyonist destekçilerinin arka vermesi ile Arap Baharı Hortlayıverdi. Ne vakit, ebetteki tamda Libya Hükümeti, Mısır Hükümeti ile Akdeniz üzerinde anlaşma maddeleri görüşülürken Refah içindeki, Özgürlük içindeki Libya halkını Özgürlük vaatleri ile içlerindeki hain tarikat Sahte din adamlarının kandırmacaları ile Rap baharı isyanının piyonları oluverdiler. Libya halkına özgürlük için kendilerine hayatını veren Muhteşem Liderlerinin hayatına kendi elleri ile son vermişlerdi…
Sonrası; Matemli yıllar, sömürücü günler aylar, Kaos, Kan ile yıkılmış Libya halkı şimdi fakir, sefil, yıkılmış ve dağılmış tükenmiş durumda. İşte biz tamda burada yıllardır gizli gizli mücadele ediyoruz. Halife Hafter’ in, Türkiye’yi hedef alan demeçleri yeni değildir...
Siyonist Güçlerin kuklası Halife Hafter, Kaosun körüğü olarak Afganistan nasıl durulmadı ise Hafter Libya’yı ele geçirse bile, Libya’da kan yıllarca durmayacaktır. Zira kaos ’tan beslenen ülkeler var. Maalesef Müslümanların Arap dünyasında Türkiye dışında dostuda yok umududa…
İşte sevgili okurlarımız, Akdeniz’i Türkiye düşmanlarına kaptırmamak için, Libya ulusal Mutabakat Hükümetine destek olmak hem Türkiye Büyük Millet Meclisimizin hemde milletimizin görevi olmalı. Yoksa bu kahrolası Siyonist güçler satılmış Araplarla birlikte yapacakları müdahalelerle bize Akdeniz’de balık dahi tutturmayacaklardır. Buda yetmezmiş gibi kıskaç altına almaya çalışacaklardır. Türkiye Libya’ya elbette gitmeli ve ülkemiz bu konuda tam destek vermeli…
Aydınlık Güçlü Türkiye Âlemi İslam’ın Refahı, Masumların umudu olmaya devam ettikçe, gelişecek ve büyüyecektir. Ülkemizin sırtında sorumluluklar çok. Osmanlı’nın torunları tarihin kendine yüklediği görevi sırtlayacak. Şanlı Bayrağımızı dünyanın farklı coğrafyalarında dalgalandıracaktır…
Nem Mutlu Türküm Diyene. Ne Mutlu Müslümanım diyenlere vesselam.
Dost meclisinde yaptığımız muhabbette Dostum, Arkadaşım, Mehmet Uzamaz ile bu konular fikir fırtınasından ortaya çıktı, Türkiye TBMM Libya bu şekilde makale oldu.