Geçtiğimiz yıl haczi kalkmış ancak halen yediemin otoparklarında bekleyen araçların satışa çıkarılmasının önünün açılmasına rağmen son gelinen noktada bir gelişme olmadığını söyleyen Ethem Gülşan; "Burada 17 yıldır duran araç var. Diğer meslektaşlarımın otoparklarında ise 35 yıla yakındır duran araçlar var. Bu kadar uzun yıllar duran araçların halini düşünün. Benim otoparkımda şuanda 250 tane araç var. 7. Yargı Paketi'nde çıkan tavsiye kanununa maalesef ne otoparklar hazırdı, ne diğer birimler hazırdı. Bakanımızın '700 bin araç tasfiye olacak' dediğinde Türkiye genelinde 15 bin civarında tasfiye çıktı. Tabiri caizse dağ fare doğurdu. Kayseri Ticaret Odası Başkanı Ömer Gülsoy'a, AK Parti Kayseri Milletvekilimiz Şaban Çopuroğlu'na, Cumhur İttifakı'na, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanımız Mehmet Muş ve ekibinden Allah razı olsun. Gerçekten olağanüstü bir çaba gösterdiler. İstenirse oluyormuş ama sonradan ilgili daire başkanlarına tekrardan gittiğimizde 'yetkim yok' diyen insanlarla karşı karşıya kaldık. Bu emekler neden zayi oluyor. Ben denizde bir damlayım. İşletmeci olarak giderim var, maliyetim var, ödemem var. Benim de sorumlu olduğum alanlar var" dedi."17 yıldır duran arabanın kime ne faydası var?"
Amaçlarının ekonomik çarkın dönmesi olduğunu vurgulayan Gülşan; "İcra İflas Kanunu'nun 106., 110. maddelerini kaldırın, Kur'an ayeti değil bu. 1 sene içerisinde otomatikman düşer. Bu arabalar 1 sene içerisinde de ne yıpranır ne de çürür. 17 yıldır duran bir arabanın kime ne faydası var? Otoparkımda bir tanker var, 2010 yılında beri bende, daha nereye kadar gidecek? Vatandaş otopark parasını bulur. Bize de zararı olmaz, yer de boşalır. Bu arabalar benimle mezara kadar gidecek mi? Önce devletim, sonra milletim ondan sonra da benim. Bu araç çıkacak ki maliyeye borcumu ödeyeceğim, araç çıkacak ki işçime maaşını vereceğim. Amacımız ekonomik değirmenin dönmesi. Neden frene bastılar? Benim ağabeyim de devlet, anam da devlet, babam da devlet. Devlet olmazsa ben olmam" diye konuştu.Adalet Bakanı Yılmaz Tunç geçtiğimiz yıl; "Yedieminlerde bulunan ve icra hukuku kapsamında artık hukuken muhafazasına gerek kalmayan mahcuz malların tasfiyesini taraf menfaatini ve kamu yararını gözeterek çözüme kavuşturduk" açıklamalarında bulunmuştu.
Amaçlarının ekonomik çarkın dönmesi olduğunu vurgulayan Gülşan; "İcra İflas Kanunu'nun 106., 110. maddelerini kaldırın, Kur'an ayeti değil bu. 1 sene içerisinde otomatikman düşer. Bu arabalar 1 sene içerisinde de ne yıpranır ne de çürür. 17 yıldır duran bir arabanın kime ne faydası var? Otoparkımda bir tanker var, 2010 yılında beri bende, daha nereye kadar gidecek? Vatandaş otopark parasını bulur. Bize de zararı olmaz, yer de boşalır. Bu arabalar benimle mezara kadar gidecek mi? Önce devletim, sonra milletim ondan sonra da benim. Bu araç çıkacak ki maliyeye borcumu ödeyeceğim, araç çıkacak ki işçime maaşını vereceğim. Amacımız ekonomik değirmenin dönmesi. Neden frene bastılar? Benim ağabeyim de devlet, anam da devlet, babam da devlet. Devlet olmazsa ben olmam" diye konuştu.Adalet Bakanı Yılmaz Tunç geçtiğimiz yıl; "Yedieminlerde bulunan ve icra hukuku kapsamında artık hukuken muhafazasına gerek kalmayan mahcuz malların tasfiyesini taraf menfaatini ve kamu yararını gözeterek çözüme kavuşturduk" açıklamalarında bulunmuştu.